İleri evre felçli hastalarda ciddi iyileşme var!

12 Temmuz 2010   |    24 Temmuz 2022    |   Kategori: Güncel / Literatür Print

Türkiye’de omurilik yaralanmalarında ilk kök hücre uygulaması Sağlık Bakanlığı’nın izniyle Kasım 2009’da Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde yapılmaya başlandı. İyileşme şansı bulunmayan hastalar üzerinde yürütülen çalışmanın ilk sonuçları umut vaat ediyor. Prof. Dr. Ayhan Attar tarafından yürütülen çalışma dünyada olumlu sonuçlar veren en önemli çalışmalardan birisi olarak gösteriliyor. Henüz yayınlanmayan çalışma önemli bir eşiğin geçildiğini müjdeliyor. Ankara Üniversitesi Tip Fakültesi Nöroşirürji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Attar ile çalışmasının detayları üstüne görüştük.

Başlangıçta spinal kord hasarı oluşturulmuş farelerde kök hücre nakli gerçekleştirdiklerini belirten Prof. Dr. Attar, “Oldukça başarılı sonuçlar elde edilmesi üzerine Sağlık Bakanlığı’ndan spinal kord hasarı olan insanlarda kök hücre nakli yapılması konusunda özel bir izin alarak insanlar üzerindeki uygulamalarımıza başladık. Çalışmaya şimdiye kadar toplam 5 hasta alındı. Hastalar henüz tedavi süreçlerini tamamlamamış olmalarına rağmen şu ana kadar hem klinik hem de laboratuar olarak belirli gelişmeler kaydedildi. Kesin sonuç 2. yılın sonunda netleşecek ancak ilk veriler umut veriyor” dedi.

Çalışmaya düzelme şansı olmayan asya A grubu hastaların alındığını söyleyen Prof. Dr. Attar, şu bilgileri verdi: “Eğer yüz hastadan ikisini A grubundan C’ye geçirebilirsek yani idrarını tutabilecek hale getirirsek büyük fark yaratmış oluruz. İki hastamız asya C’ye geçerek yürümeye başladı ve idrarını hissedebiliyor. Tedavisini yaptığımız hastalar için şu an konuşmak erken olsa da biri asya C diğerleri asya B oldu. Biri idrarını hissedebiliyor ve hepsi şimdi fizik tedavide yürür durumdalar. Bunlar daha önce ameliyat edilmiş düzelme olmadığına kanaat getirildiği için bize gönderilmişti”

Prof. Dr. Attar: “Öncelikle spinal kord hasarı oluşturulmuş farelerde kök hücre naklini gerçekleştirdik. Bu çalışmada oldukça başarılı sonuçlar elde edilmesi üzerine Sağlık Bakanlığı’ndan spinal kord hasarı olan hastalarda kök hücre nakli yapılması konusunda özel bir izin alarak insanlar üzerindeki uygulamalarımıza başladık. Çalışmaya şimdiye kadar toplam 5 hasta alındı. Hastalar henüz tedavi süreçlerini tamamlamamış olmalarına rağmen şu ana kadar hem klinik hem de laboratuar olarak belirli gelişmeler kaydedildi. Ancak kesin sonuç 2. yılın sonunda netleşecektir. Ancak ilk veriler umut veriyor” dedi.

Merkezi sinir sistemiyle ilgili yaralanmalarda sinir sisteminin kendini onaramadığı fikrinin son beş yılda değişmeye başladığını söyleyen Prof. Dr. Attar, şu bilgileri verdi: “Bunun biliniyor olması kök hücre araştırmalarının yolunu açtı. Hala hangi kök hücrenin kullanılacağı hakkında oluşmuş bir konsensüs yok. Beyinle ilgili tedavide nöronların oluşmasını isterken omurilik tedavisinde AxSON’ların oluşturulması gerekmektedir. Çünkü omurilikte asıl elektrik iletimini sağlayan AxSON’lardır.

Kök hücre nedir? Kök hücre tedavisi ne işe yarar? Nakli nasıl yapılır?

Elektrik iletimi sağlanmadıkça pratikte hiçbir fayda sağlanamaz. O halde hem beyinde hem omurilikte aynı kök hücreyi kullanamayız. Öyle bir kök hücre grubu kullanacağız ki beyinde farklı dönüşecek, omurilikte farklı. Bu sorun bizim yaptığımız deneylerde farklı hücre gruplarını denememizi gerektirdi.”

Omurilik yaralanmalarında en önemli sorunlardan birisinin omuriliğin kendisini yenilemesine izin vermeyen mikro çevre olduğunu belirten Prof. Dr. Attar, “Amacımız mikro çevrenin büyümeye izin vermesini sağlamaktır. Bunun için sadece kök hücreleri değil, nörotropik faktörler dediğimiz ajanları da kullanma şansımız var.

Gleascar dokusu yaralanmalarından sonra oluşan gleaskar, rejenasyon oluşmasını imkansız hale getirmektedir. Burada en önemli faktör astrositler, bunlar normalde beynin destek hücreleri olarak nöronlara destek görevi görüyorlar ama herhangi bir yaralanmada bölgeye yerleşerek rejenasyona engel oluyorlar. Ayrıca tiroplastlar da mekanik bariyer oluşturuyor ve bunların da uzaklaştırılmaları gerekiyor” dedi.

Yürütmekte oldukları çalışmada düzelme şansı en az olan hastalar üzerinde yoğunlaştıklarını dile getiren Prof. Dr. Attar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çok fazla merkezde kök hücrelerle ilgili klinik çalışma var. Bazı yerler bunların tedavi olduğunu söylüyor ama bunlar klinik araştırmadır. Çünkü nörolojik bilimlerde hangi kök hücre kime hangi dozda nasıl verilecek kimse bilmiyor. Kimse bilmiyorsa bu tedavi değildir. Bizim omurilik yaralanmalarında asıl hedef kitlemiz asya A dediğimiz gruptur. Bu, düzelme şansı en az olan gruptur. Mesela ilk muayenede C grubunda bir hastanın B ye girme şansı %70-80 iken bu A olduğu zaman % 2’dir. Çok ciddi yaralanmış hastalarda bile fizik tedaviyle belli ilerlemeler kaydetmek mümkün ama %2 olduğunu biliyoruz.

Biz bir çalışma yapar yüz hastadan ikisini kullandığımız yöntemle A’dan C’ye geçirebilirsek yani idrarını tutabilecek hale getirirsek bu istatistiki açıdan çok büyük farklılık yaratacaktır. İlk yaptığım hastada hiç düzelme olmadı. Asya A’ydıve bir yıllık takipte asya A olarak kaldı. 2 hastam asya C oldu. Hasta yürümeye başladı daha önemlisi bu hasta idrarını hissetmeye başladı yani asya A’ydı asya C oldu. Son dönemde tedavisini yaptığımız hastalar için şu an konuşmak erken olsa da biri asya C, diğerleri asya B, biri idrarını hissedebiliyor ve hepsi şimdi fizik tedavide yürür durumdalar. Bunlar başkaları tarafından ameliyat edilmiş, düzelme olmadığına kanaat getirildiği için bana gönderilmiş hastalardı.”

Prof. Dr. Attar ile özel söyleşi

Geçtiğimiz yıl Kasım ayında başlayan ülkemizdeki ilk kök hücre uygulamasını yürütüyorsunuz. Çalışmanızla ilgili genel bir değerlendirme yapabilir misiniz?
Omurilik felçli hastalarda tedavi sadece Türkiye’de değil bütün dünyada insanların heyecanla üzerinde çalıştıkları bir konudur. Biz de uzun zamandır bu alandaki çalışmalarımıza devam etmekteyiz. Öncelikle spinal kord hasarı oluşturulmuş farelerde kök hücre naklini gerçekleştirdik, bu çalışmada oldukça başarılı sonuçlar elde edilmesi üzerine Sağlık Bakanlığından spinal kord hasarı olan hastalarda kök hücre nakli yapılması konusunda özel bir izin aldık ve insanlar üzerindeki uygulamalarımıza başladık. Şu anda kök hücre nakli yapılan hastaların tamamı rehabilitasyon programında olup değerlendirme için henüz zamana ihtiyaçları bulunmaktadır.

Çalışmaya şu ana kadar kaç hasta alındı? İlk verileri değerlendirebilir misiniz?

Çalışmaya şu ana kadar toplam 5 hasta alınmıştır. Hastalar henüz tedavi süreçlerini tamamlamamış olmalarına rağmen şu ana kadar hem klinik hemde laboratuar olarak belirli gelişmeler kaydedilmiştir. Ancak kesin sonuç ikinci yılın sonunda netleşecektir.

Bu alanda dünyada yürütülen veya sonuçları açıklanmış başka çalışmalar var mı?

Evet, şu anda tüm dünyada bu konuda çok büyük bütçelerle, çok büyük çalışmalar yapılmaktadır. Örneğin Kanada’dan Prof. Dr. Charles Tator veya Kore’den Prof. Dr. Ha’nın çalışmaları oldukça önemlidir. Ancak tüm bunlara rağmen spinal kord hasarının tedavisi için net olarak bir şey söylemek için henüz oldukça erken.

Çalışmanızın dünyada olumlu sonuç veren ilk çalışma olduğu belirtiliyor. Bu doğru mu?

Evet, fare deneylerinde spinal kord hasarı oluşturulmuş modellerde oldukça iyi sonuçlar elde edilmiş olup, insan çalışmamız ise halen devam etmektedir.

Çalışmanıza ne tür hastalar aldınız?

Çalışmaya sadece tam omurilik felçli hastalar dahil edildi, hastaların bacaklarında herhangi bir motor kuvvet olmadığı hem klinik muayene ile hem de SEP ve MEP çalışmaları ile teyit edildi. Rehabilitasyon programlarına uyum sağlayabilmeleri ve sistemik hastalıkları olmaması açısından hastaların 18-65 arasında olmasına özen gösterildi. Beşinci servikal omur üzerinde travması olan, operasyon öncesinde solunum cihazına bağlı durumda bulunan ve bu tedaviye engel oluşturacak tıbbi bir hastalığı, ateşi ve gebelik hali bulunan hastalar çalışmaya dahil edilmedi.

Çalışmaya erken evre hastalar alınsaydı sonuçların daha iyi olma imkanı var mıydı?

Kesinlikle evet, ancak erken dönemde ödemin çözülmesi ile de hastalarda bir miktar iyileşme olabilmektedir, bu nedenle biz uygulamamızı iyileşme ihtimali kalmamış kronik dönem hastalarda yapmaktayız.

Yürütülen çalışmada kullanılan tedavi yöntemi ile ilgili bilgi verebilir misiniz?

Çalışmada hastanın kalça kemiğinden alınan kan elemanlarından özel santrifüj işlemleri sonrasında hematopoetik kök hücre elde edilmektedir. Bu kök hücreler zaman ayarlı pompalarla hasarlanmış omurilik bölgesine birkaç farklı noktadan enjekte edilmektedir.

Çalışmanızı ne zaman sonlandırmayı planlıyorsunuz? Beklentiniz nedir?

Hastaların 2 yıllık takiplerinin tamamlanması ile birlikte çalışmanın tamamlanmasını bekliyoruz. Beklentimiz, hastalarda kendi ihtiyaçlarını görebilecek düzeye kadar nörolojik iyileşme olmasıdır.

YAZIYI PAYLAŞ

YORUMUNUZ VAR MI?

guest

4 Yorum
En Yeniler
Eskiler Beğenilenler
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Mehtap
Mehtap
5 yıl önce

Benim annem 11 senedir felç hastası iyileşme olasiginin çok düşük olduğunu düşünüyorum yatalak ve benim bakimima muhtaç keşke bu dediğiniz doğru olsada annem ayağa kalksa konuşsa elini kolunu bacağını oynatsa sanmıyorum imkansız gerçi benim için bu haline bile bin şükür nefes alması yeter.

Metin Erden
Metin Erden
3 yıl önce
Cevaben  Mehtap

Benim eşimde üç yıldır felç korteksin diye bir iğne var rusyada üretiliyor felçli hastalar için ben gürcüstandan gidip aldım çok faydasını gördük eşim yürüyor şimdi

Dilek
Dilek
2 yıl önce
Cevaben  Metin Erden

Metin Erden daha genis bilgi verebilirmisiniz? Igne Omurilik felcliler icin mi? Kac tane lazim internet üzeri ulasabiliyormuyuz acaba? Yan etkileri? Tsk ederim

Hasan Tuncalp
Hasan Tuncalp
7 yıl önce

ilerlemiş felçlilerde iyileşme makaleniz hem beni sevindirdi hem de beni umutlandırdı. Çünkü bende kısmi yüz felci vardır. Acaba ne zaman sonuca gidersiniz Sizleri büyük bir umutla takip ediyorum. Saygılar.

Araç çubuğuna atla