Salmonella enfeksiyonları tanı ve tedavi yöntemleri

Kategori: Enfeksiyonlar Print

Aytac.KeskinegeDoğada yaygın olarak bulunan bakteriler içerisindeki Salmonella cinsine ait bazı türde kan zehirleyiciler, insanlar ve pek çok hayvan türünde hastalık meydana getirebiliyor. Bulaşıcı hastalıkların başında gelen Salmonella, insanlarda ishalli hastalığa neden olan bir bakteri grubu olarak tanımlanıyor.

Az Pişmiş Et, Çiğ Sebzeler ve Hijyensiz Ortam Risk Oluşturuyor

Salmonella Enfeksiyonunun mikroplu (özellikle de kanalizasyonun karıştığı) yemek ve suyun tüketilmesi ile bulaştığını belirten Dr. Aytaç Keskineğe; “Salmonella cinsi bakterilerin  şebeke suyuna, kanalizasyon sularının karışması sonucu kontamine sularla yıkanmış salatalar, meyveler, içecekler, iyi pişmemiş sebzeler, kontamine eşyalar, süt, süt ürünleri, kümes hayvanlarının et ve yumurtaları, balık, midye, istiridye, istakoz gibi deniz ürünleriyle bulaşabiliyor” dedi. Yaklaşan Kurban Bayramı ile birlikte kurban kesimlerinde yaşanacak basit çizik ya da kesikler genelde önemsenmediğini kaydeden Dr. Keskineğe temizliğe dikkat edilmediğinde bu tür küçük kesiklerin enfeksiyon kapacağı ve intihap oluşturacağının unutulmaması gerektiğini kaydetti.

Salmonella Türleri ve Belirtileri

Enterik Ateş Tablosu etken türüne göre Tifo adı verilen ve Sapmonella typhi türünün etken olduğu enfeksiyon ya da paratifo adı verilen ve Salmonella paratyphi türünün etken olduğu bulaşıcıdan sonra hastada 40 °C’yi bulan, gece ve gündüz devam eden ateş görüyor. Kuluçka süresi 8-72 saat olan Gasroenterit Tablosu ise ateşin 38-39 °C civarında olduğu, karın ağrısı ve ishalin ön planda olduğu bir klinik formu olarak tanımlanıyor. Lokal enfeksiyonlar ve sepsise de sebep olabilen Salmonella etkenleri ayrıca taşıyıcılığa sebep olabiliyor. Genellikle hastanın safrakesesine yerleşen Salmonella cinsi bakteriler ile yeni ortaya çıkan taşıyıcılarda  bir yıldan kısa süreyle, kronik taşıyıcılarda ise bir yıldan daha uzun süreyle dışkı yoluyla atılıyor.

Tanı ve Tedavi Yöntemleri

Dört farklı klinik durumun muayene bulguları, laboratuar tanıları ve de tedavisinin birbirinden farklı olduğunu dile getiren Dr. Keskineğe; “Doğru öykü muayene ve gerekli laboratuvar testlerinin ivedilikle yapılması ve gereken tedavinin gecikilmeden uygulanması gerekiyor. Laboratuvar tanısında dışkı mikroskobisinin ve dışkı kültürünün çalışılmasıyla, benzer klinik sergileyen diğer bakteriyel, viral ve paraziter enfeksiyonlardan ayırt ediliyor. Kan kültürü ve enfeksiyon odağı olduğundan kuşkulanılan doku ve organları ilgilendiren alanlardan aspirasyonla alınan eklem sıvısı, Beyin omirilik sıvısı, prostat sıvısı gibi biyolojik sıvılardan kültür antibiyogram testlerinin çalışılması gerekmektedir” dedi. Tanı her zaman antibiyotik kullanımını gerektirmeyebiliyor. Bazı klinik durumlarda, örneğin kişinin prematüre, yeni doğan, yaşlı ya da bağışıklık sistemi baskılanmış bir hasta olmadığı halde gereksiz ve ya da yanlış antibiyotik kullanımı ile kişi kendi kendine iyileşebilecekken, hastalık safra kesesine yerleşerek kronik taşıyıcı haline dönüşmesine sebep olabiliyor.

Hastalığa zamanında tanı konulması, klinik tedavi uzmanının gözetiminde tedavi edilmesi gerektiğini belirten Dr. Keskineğe; Hastalığın önlenmesi için el yıkama, dezenfeksiyon ve diğer hijyen kurallarına uyulmasının, sanitasyon önlemleri ile şehir kanalizasyonlarının alt yapı ve bakım çalışmalarının titizlikle yerine getirilmesi gerektiğinin altını çizdi.

YAZIYI PAYLAŞ

YORUMUNUZ VAR MI?

guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Araç çubuğuna atla