Hidrosefali tedavisinde antibiyotikli şantlar riskleri azaltıyor!

26 Mart 2011   |    25 Şubat 2020    |   Kategori: Beyin Hastalıkları, Pediatri Print

Beyin basıncının bozulması ile ortaya çıkan hidrosefali tedavisinde yaşanan en önemli sorunların başında enfeksiyonlar geliyor. Yaygın olarak çocuklarda görülen hidrosefalinin tedavisinde enfeksiyondan korunma yolları ile ilgili güncel yöntemleri değerlendiren Nottingham Üniversitesi Cerrahi Bilimler Akademisi öğretim üyesi Prof. Dr. Roger Bayston, “Hidrosefali tedavisinde en önemli sorun şant implantlarının yerleştirilmesinden sonra görülen enfeksiyonlardır. Yeni geliştirilen antibiyotik emdirilmiş şantlar sorunun çözümünde önemli bir işleve sahiptir” dedi

Antibakteriyal şant implantasyonuyla hidrosefali tedavisi

Kafa içindeki sıvının miktar olarak artmasıyla tarif edilen hidrosefali hastalığının tedavisinde yeni geliştirilen yöntemler sayesinde etkili sonuçlar alınabildiğini dile getiren Prof. Dr. Bayston, şu bilgileri verdi: “Hastaların çoğunluğunda hidrosefali, beyin omurilik sıvısının dolaşım yolundaki herhangi bir noktasındaki tıkanmaya bağlı olarak oluşur.

Tıkanma karıncıkları birbirine bağlayan delikler veya kanalda olabildiği gibi emilimin olduğu son noktada da olabilir. Bu durum beyin hücrelerine zarar verebildiği gibi beyin hastalıklarına da neden olabilir. Çocuklarda ve pramatüre bebeklerde daha yaygın olarak görülen sorunun nedenleri arasında kafa darbesi, enfeksiyon ya da tümör olabilmektedir.”

Enfeksiyonlar tedavide ciddi riskler oluşturuyor

Hidrosefali tedavisinde kullanılan yöntemlerin başında biriken fazla sıvının şant implantlarıyla vücudun başka bir bölgesine aktarılması şeklinde olduğunu belirten Prof. Dr. Bayston, “Bu işlem şant denilen araçlarla yapılır. Bu operasyonlar bütün avantajlarına rağmen yüksek enfeksiyon riski yaratırlar. Tedavi için taktığınız şantlar aynı zamanda hastaya enfeksiyon bulaşmasının da yolunu açar.

Hidrosefali nedir, neden olur? Belirtileri, tedavisi ve ameliyatı

Bu durum tedavinin aksamasına neden olur. Tedaviye yeniden devam edilebilmesi için bazen haftalar boyunca antibiyotik tedavisi uygulanması gerekir. Buda hem tedavi süresin hem de başarısını önemli ölçüde etkiler. Antibiyotik uygulamasından sonra tedaviye yeni bir şant implatıyla devam etmek gerekir. Süreç sona erene kadar hidrosefali tedavisi aksar. Bu durum hastaya zarar verebildiği gibi ve maliyetleri önemli ölçüde arttırır” dedi.

Hidrosefali tedavisinde Antibiyotikli şantlar

Tedavide yaşanan bu sorunların uzmanları yeni arayışlara yönelttiğini dile getiren Prof. Dr. Bayston, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yeni geliştirilen antibiyotik içeren şant implantları sorunun çözümünde oldukça işlevsel. Yeni nesil antibiyotikli şantlar bu güne kadar 120 bin kişiye uygulanmış durumda. Yapılan klinik çalışmalar yeni nesil antibiyotikli şanların enfeksiyonlara karşı önemli başarı sağladığını gösteriyor. Yeni şantların içerdiği antibiyotik ortamın geneline yayılmıyor ve bu nedenle antibiyotik direnci oluşturmuyor.

Sadece emilimin yapıldığı alanda kalan antibiyotik enfeksiyon oluşumunu önemli oranda azaltıyor. Bu yöntem tedavi başarısını önemli oranda arttırırken maliyetleri ciddi şekilde azaltıyor. Ayrıca enfeksiyon sonrasında oluşan komplikasyonlarda engellenmiş oluyor. Böylece tekrar operasyon gerektiren durumlar ortadan kalkıyor ve tedavi süresi de önemli ölçüde azalıyor. Diğer yandan hastalar kalıcı sorunlara maruz kalmıyor. Bu yöntem ayrıca oldukça maliyet etkin bir tedavi seçeneği oluşturuyor.”

Tedavinin yarattığı sorunlardan birisi olan şantmekanik problemlerin ameliyattan hemen sonra olabileceği gibi, yıllar sonra da meydana gelebildiğini dile getiren Prof. Dr. Bayston, “Belirtiler ani ve ciddi olabileceği gibi, yavaş ve sinsi de olabilir. Çoğu şant enfeksiyonu, şantın takılmasının ilk iki ayı içinde ortaya çıkar. Belirtiler enfeksiyonun bulunduğu yere bağlı olarak değişir. Yara enfeksiyonları genellikle ateş, şantın takıldığı alanda ya da şant yolu boyunca kızarıklık, iltihaplı akıntı ile görülür. Menenjit ya da şantın takıldığı karıncıkta enfeksiyonu olan hastalarda yüksek ateşe, baş ağrısı, huzursuzluk ve ense sertliği eşlik eder. Peritonit daha az sıklıkla görülür ve belirgin olarak ateş, iştahsızlık ya da kusma ve karında gerginlik ile kendini gösterir” dedi.

YAZIYI PAYLAŞ

YORUMUNUZ VAR MI?

guest

2 Yorum
En Yeniler
Eskiler Beğenilenler
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
idris bayar
idris bayar
7 yıl önce

ben bundan 3 yıl önce şant tedavisi gördüm yalnız sigaraya devam ediyorum bana zararı nedir

idris bayar
idris bayar
7 yıl önce
Cevaben  idris bayar

cevabınızı bekliyorum

Araç çubuğuna atla