Kanser ilacı ile ani kardiyak ölüm riskini azaltmak mümkün olabilecek!

Kategori: Güncel / Literatür, Kardiyoloji Print

kalp-krizi-ambulansAni kardiyak ölüm riskini azaltan yeni bir tedavi seçeneği: AZD0530
Orijinal olarak kanseri tedavi etmek için geliştirilen AZD0530 isimli yeni bir ilaç sınıfının, kalp krizinden sonra ani kardiyak ölüm riskini azalttığı saptandı. Journal of the American College of Cardiology Dergisi’nde yayımlanan çalışmayı yürüten araştırmacılar bir kalp krizine maruz kalan ve ayrıca anormal kalp atımına sahip fareleri değerlendirdiler ve C-SRC olarak bilinen bir protein sinyalinin inhibisyonunun anormal kalp atımı ve ani kardiyak ölüm riskini azalttığını buldular.

Ani kardiyak ölüm, kalp fonksiyonunun kaybı veya ani kardiyak arrest nedeniyle beklenmedik ölümdür ve sadece ABD’de her yıl 325 bin kişi bu nedenle hayatını kaybetmektedir. The Miriam and Newport Hastanesi Kardiyovasküler Enstitüsü Kardiyoloji Şefi ve çalışmanın başyazarı Prof. Dr. Samuel C. Dudley, yürüttükleri çalışmada söz konusu olan yeni sınıf ilacın orijinal olarak kanseri tedavi etmek için geliştirildiğini ancak kalp krizinden sonra ani kardiyak ölüm riskini azalttığını saptadıklarını belirtiyor

Dudley-SamÇalışmadan elde edilen verilerin ani kardiyak ölüm riskinin azaltılması için hayati değere sahip olduğunu dile getiren Prof. Dr. Dudley, şu bilgileri veriyor: “Halihazırda, bir kalp krizini takiben ani kardiyak ölümü azaltmak için kısıtlı opsiyonlar bulunmaktadır. Çoğu ilacın faydası kısıtlıdır ve ilave yan etkilere sahiptirler. Defibrilatörler bir seçenektir, fakat bir kalp krizini takiben 40 gün süreyle güvenle implante edilemezler. Bu bulgular yeni bir tedavi modeli için bize umut veriyor ve eğer onaylanırsa, hekimlere hastalarının kardiyak arrest nedenli ölüm risklerini azaltmak için yeni seçenekler sağlayacaktır.”

ABD’de her yıl yaklaşık 525 bin kişi ilk kalp krizi veya miyokard infarktüsünden muzdariptir ve her yıl 190 bin rekürren kalp krizi olduğu tahmin edilmektedir. Bir kalp krizini takiben, bireyler artmış ani kardiyak ölüm (SCD) riskine sahiptir. Bu çalışmada, araştırmacılar bir kalp krizine maruz kalan ve ayrıca anormal kalp atımına sahip fareleri değerlendirdiler. Çalışma, c-Src olarak bilinen bir protein sinyalinin inhibisyonunun anormal kalp atımı ve ani kardiyak ölüm riskini azalttığını buldular. Bu, kalp yetersizliği ile ilişkili aritmilerin önlenmesinde c-Src inhibisyonunun faydasını ileri sürmektedir. Ani kardiyak ölüm riskinin tedavisi için Src inhibitörlerinin bu kullanımına dair patent başvurusu yapılmıştır.

kalp hastalıklarıAni kardiyak ölüm (AKÖ), kalp fonksiyonunun kaybı veya ani kardiyak arrest nedeniyle beklenmedik ölümdür. Prof. Dr. Dudley, “Kanser ilacının ani kardiyak ölüm riskini azaltmak için bu tip bir kullanımını değerlendirmek için daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır, fakat hastalara ve klinisyenlere bu yaygın ve yaşamı tehdit eden hastalığın tedavisi için yeni bir paradigma sağlayan fare gözlemlerimizin, insanlara etkili bir şekilde dönüştürülebileceğine dair umutluyuz” diyor.

Kaynak: c-Src Kinase Inhibition Reduces Arrhythmia Inducibility and Connexin43 Dysregulation after Myocardial Infarction. Cody A. Rutledge, Fu Siong, Eric C. Beyer, Ali A. Sovari, Igor R. Efimov, Samuel C. Dudley. Journal of the American College of Cardiology, 2014; DOI: 10.1016/j.jacc.2013.10.081

Makalenin tam metnine aşağıdaki linkten ulaşılabilmektedir
http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/24361364

Abstract
OBJECTIVES: The aim of this study was to evaluate the role of tyrosine kinase cellular-Src (c-Src) inhibition on connexin43 (Cx43) regulation in a mouse model of myocardial infarction (MI).

BACKGROUND: MI is associated with decreased expression of Cx43, the principal gap junction protein responsible for propagating current in ventricles. Activated c-Src has been linked to Cx43 dysregulation.

METHODS: MI was induced in 12-week-old mice by coronary artery occlusion. MI mice were treated with c-Src inhibitors (PP1 or AZD0530), PP3 (an inactive analogue of PP1), or saline. Treated hearts were compared to sham mice by echocardiography, optical mapping, telemetry electrocardiographic monitoring, and inducibility studies. Tissues were collected for immunoblotting, quantitative polymerase chain reaction, and immunohistochemistry.

RESULTS: Active c-Src was elevated in PP3-treated MI mice compared to sham at the scar border (280%, p = 0.003) and distal ventricle (346%, p = 0.013). PP1 treatment restored active c-Src to sham levels at the scar border (86%, p = 0.95) and distal ventricle (94%, p = 1.0). PP1 raised Cx43 expression by 69% in the scar border (p = 0.048) and by 73% in the distal ventricle (p = 0.043) compared with PP3 mice. PP1-treated mice had restored conduction velocity at the scar border (PP3: 32 cm/s, PP1: 41 cm/s, p < 0.05) and lower arrhythmic inducibility (PP3: 71%, PP1: 35%, p < 0.05) than PP3 mice. PP1 did not change infarct size, electrocardiographic pattern, or cardiac function. AZD0530 treatment demonstrated restoration of Cx43 comparable to PP1.

CONCLUSIONS: c-Src inhibition improved Cx43 levels and conduction velocity and lowered arrhythmia inducibility after MI, suggesting a new approach for arrhythmia reduction following MI.

YAZIYI PAYLAŞ

YORUMUNUZ VAR MI?

guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Araç çubuğuna atla