Ruh sağlığı sorunlarında yetkili kim olmalı

Kategori: Psikiyatri / Nöroloji Print

Türkiye’de yetkisi olmadığı halde psikiyatrik hastalıklara tanı koyma ve tedavi etmeye çalışan pek çok meslek grubu olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Mehmet Yumru, “Bu durum halk sağlığını tehdit etmektedir. Konu ile ilgili yasal düzenlemeler olmasına karşın yetersiz denetim nedeniyle sorunun boyutları büyütmektedir” dedi.

TPD Bilimsel Toplantılar Sekreteri Uzm. Dr. Mehmet Yumru şu bilgileri verdi: Ülkemizde hekimlik yetkisi olmayan, dolayısı ile psikiyatrik hastalıklara tanı koyma ve tedavi etme yeterliliği ve ehliyeti olmayan çeşitli meslek gruplarına üye birçok kişi istenmeyen sonuçlar doğuracak tanı ve tedavi uygulamalarına girişmekte, bu durum halk sağlığını tehdit etmektedir. Konu ile ilgili yasal düzenlemeler olmasına karşın yetersiz denetim, kimi basın yayın kuruluşlarının bu kişi ve kurumları sorumlu yayıncılık anlayışı ile bağdaşmadığını düşündüğümüz programlarla kamuoyuna tanıtmaları, sorunun boyutlarını daha da büyütmektedir. TPD bu konuda kamuoyunu bilgilendirme sorumluluğu hissetmektedir.

Ülkemizde, toplumun birçok kesiminde ruhsal sorunlarla uğraşan meslek gruplarının tanımlaması yeterince bilinmemektedir. Örneğin sıklıkla psikolog yada psikiyatrist kavramları aynı anlamda kullanılmaktadır. Bu kullanım ile aslında aldıkları eğitim olarak çok farklı olan iki grup birbirine karıştırılmaktadır. 2006 yılında Gaziantep’te 500 kişi üzerinde yapılan bir araştırma sonuçlarına göre araştırmaya katılanların %56’sı psikologları konuşma yoluyla, psikiyatristleri ise ilaçla tedavi eden kimse olarak değerlendirmiştir.

Ruh ve sinir hastalıkları %89.2 oranında tedavi edilebilir bulunmuştur. M. Depresyon belirtilerinin tanımlandığı, ardından “bu durumda ne yaparsınız?” şeklindeki soruyu deneklerin %57’si “geçici bir durum olduğunu düşünür, hiçbir şey yapmam” diye yanıtlamıştır. Şizofreni belirtileri verilip, “bu durumdaki yakınınıza ne yaparsınız?” diye sorulduğunda, %51 oranında denek “psikiyatriste götürürüm” cevabını vermiştir.

Panik bozukluk belirtileri tanımlanıp, “bu durumda ne yaparsınız?” diye sorulduğunda deneklerin %57’si iç hastalıkları doktoruna gideceğini belirtmiştir ve bu cevabı veren deneklere bir sonraki soruda “iç hastalıkları doktorunuz sizi psikiyatriste yönlendirirse ne yaparsınız?” diye soruldu. Bu soruyu deneklerin %64’ü “psikiyatriste giderim” şeklinde cevaplarken, deneklerin %16’sı ise tekraren başka bir iç hastalıkları doktoruna gideceğini belirtmişlerdir. Ruh sağlığı ile ilgili sorun yaşayan kişiler nereye başvuracakları konusunda da kararsızlık yaşamaktadır. Ruh sağlığı hizmeti bir ekip çalışması içerisinde yürütülmelidir.

Psikiyatride güncel sorunlar 14. TPD Bahar Sempozyumu’nda tartışıldı

Türkiye Psikiyatri Derneği (TPD) tarafından Antalya’da düzenlenen TPD Yıllık Toplantısı ve 14. Bahar Sempozyumu’nda ruh sağlığına dair konular ve güncel tedaviler tartışıldı. Kongre kapsamında Psikiyatrik Epidemiyoloji Çalıştayı da gerçekleştirildi. 500’ü aşkın katılımcının takip ettiği Sempozyumda, 21 çeşitli TPD Toplantısı, 18 panel, 4 çalışma grubu, 25 kurs, 2 konferans, 12 firma ve 21 sözel bildiri, 44 poster bildiri ve 1 fotoğraf sergisi yer aldı.

Sempozyumun açılışında bir konuşma yapan TPD Genel Başkanı Doç. Dr. Doğan Yeşilbursa, TPD’nin üyelerinin çabalarıyla bugün 20 şubesi ile psikiyatri topluluğunun yaklaşık %98’inin üye olduğu bir sivil toplum kuruluş olduğunu söyledi. Doç. Dr. Yeşilbursa, “Üye sayımız 2250’ye ulaşmıştır. Üyelerimiz yalnızca psikiyatri uzmanları ve uzmanlık eğitimi görmekte olan psikiyatri asistanlarıdır. Derneğimiz Dünya Psikiyatri Birliği üyesi olup, uluslararası ilişkilerin ve işbirliğinin canlı tutulması ve sürekliliği konusundaki çalışmalarda aktif bir tutum izlenmektedir. Derneğimiz ayrıca kamu kuruluşlarının gereksinim duyduğu bilimsel çalışmalar yaparak verileri toplumla paylaşmaktadır” dedi.

YAZIYI PAYLAŞ

YORUMUNUZ VAR MI?

guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Araç çubuğuna atla