Türkiye’de Alzheimerlı hasta sayısı 350 bini aştı

28 Nisan 2011   |    5 Haziran 2019    |   Kategori: Alzheimer, Kongreler Print

Türkiye Alzheimer Derneği (TAD) tarafından düzenlenen I. Ulusal Alzheimer Kongresi yoğun katılımla İstanbul’da gerçekleştirildi. TAD Başkanı Prof. Dr. Murat Emre başkanlığında ve Prof. Dr. Işın Baral Kulaksızoğlu yürütücülüğünde düzenlenen kongre, Türkiye’de Alzheimer ile ilgili bilgi birikiminin paylaşıldığı önemli bir platforma dönüştü. Artan hastalık yükü ve güncel tedavilerin tartışıldığı, yerli ve yabancı pek çok konuşmacının bilimsel verileri tartıştığı kongreye 400’ün üzerinde katılım gerçekleşirken Türk Nöroloji Derneği, Evde Bakım Derneği ve 20’ye yakın firma kongreyi destekledi.

Türkiye’de Alzheimer prevelansının henüz korkutucu boyutlarda olmamasına rağmen Dünya Sağlık Örgütü’nün öngörülerine göre 2050’li yıllarda en çok Alzheimer hastası bulunan 4 ülkeden biri haline geleceğimizi söyleyen Prof. Dr. Murat Emre, “Yükselen yaşam süresi ile birlikte Türkiye’de Alzheimer hastası sayısı da önemli oranda artacaktır. Halen ülkemizde 400 bin civarında Alzheimer hastası olduğu tahmin edilmektedir. Sağlık sistemimizin bu hastaları tanımak, tedavi etmek için bilgi birikimine ve yeni projeler geliştirmesine ihtiyacı var” dedi.

Alzheimer

Türkiye Alzheimer Derneği’nin, kurulduğu 1997 yılından beri ilk kez ulusal bir kongre gerçekleştirdiğini dile getiren Prof. Dr. Emre, şu bilgileri verdi: “Bu kongreye psikiyatri, nöroloji ve geriatri uzmanlarından oluşan yaklaşık 400 hekim katıldı. Kongre kapsamında ‘Alzheimer Hastalarının Evde Bakım ve Yönetimi’ kursu gerçekleştirildi. Ayrıca çok kısa bir süre sonra Şişli semtinde, ilk Alzheimer Gündüz Bakım Evi hayata geçirilecek, hastalar ücretsiz olarak evlerinden servis ile alınıp tekrar evlerine bırakılacaklar.”

Türkiye’de Alzheimer insidansı artacak

Tüm dünyada Alzheimer hastalarının bakım masraflarının 600 milyar doları aştığını belirten Prof. Dr. Emre, “1960’lı yıllarda yaş ortalaması 48 iken bu rakam 2011 yılında 72’ye ulaştı. DSÖ tahminlerine göre 2050’lerde 65 yaş üstü nüfus %20 civarında olacak ve Türkiye, bu yıllarda en çok Alzheimer hastası olacak ülkeler arasında 4. sırada yer alacak. Alzheimer konusunda dünya genelinde önemli çalışmalar yürütülüyor. Biz de TAD ve İÜ İstanbul Tıp Fakültesinin iş birliğiyle bir çalışma yürütüyoruz. Bu kapsamda, İstanbul’un Kadıköy bölgesi tarandı. Çalışmada 70 yaş üzerinde Alzheimer prevelansı %10 oranında bulundu. Alzheimer hastalığı yaşlılıkta normal bir durum olarak karşılanıyor. Ancak bu bakış açısı hastalığın tanınmasını geciktiriyor” dedi.

Alzheimer için yeni tanı önerileri var

Alzheimer hastalığının demans safhasında ele alındığını söyleyen Prof. Dr. Emre, “Yeni bilgi öğrenememe, bu hastalıkta en özellikli belirtidir. Yeni yaklaşımlara göre, beyin omurilik sıvısında biriken bir protein olan amiloid maddesinin saptanmasıyla daha erken dönemde tanı konarak müdahale yapılabilecek. Tanı koymada hastaya vakit ayırmak ve ayırıcı tanı koymak gereklidir. Ancak performans sistemiyle bu durumun nasıl olacağı da ayrı bir tartışma konusudur. Diğer yandan aile hekimlerine yönelik eğitim verilmesi gerekiyor. Saha çalışmaları bu hastalık için çok önemlidir. Herşeye rağmen, Alzheimer tanısının ülkemizde giderek daha erken dönemde konmaya başladığını görmekteyiz.”

Türkiye Alzheimer Derneği çok önemli bir işlev görüyor

Derneğin kurulmasından bu yana, hastalığın tanınırlığını, hasta ve hasta yakınlarının yaşam kalitesini yükseltmeyi amaçladıklarını belirten Prof. Dr. Emre, şu bilgileri verdi: “Alzheimer hasta ve hasta yakınlarına yönelik çay saati düzenledik. Birbirlerine çeşitli çözümler öneriyorlar. Yanlarında zaman zaman uzman hekimler de bulunuyor. Sosyal faaliyetlerini arttırabilecekleri müzik, dans, resim gibi aktiviteler hazırlıyoruz. Geçen yıldan itibaren hastalara ücretsiz evde bakım hizmeti sunmaya başladık.

Sosyal aktiviteleri arttırmak amacıyla bir gönüllü ordusu oluşturduk. Hastaların yanlarına gidip sohbet ediyor ve gazete okuyoruz. Şişli Belediyesi’nin tahsis ettiği bir binada İstanbul’da ilk Alzheimer Gündüz Bakımevini Nisan ayında açacağız. Hastalara ücretsiz hizmet vereceğiz. 20 hastayla başlamayı planlıyoruz. Belediye bize bir servis aracı tahsis edecek. Hastalar evlerinden alınıp hoşça bir gün geçirdikten sonra servisle eve bırakılacak.”

Çok yönlü bir kongre gerçekleştirildi

Alzheimer hastalığının önemli halk sağlığı sorunu haline geldiğini dile getiren kongre genel sekreteri ve İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Işın Baral Kulaksızoğlu, kongrenin bu alandaki bilgi birikiminin paylaşılması açısından çok önemli bir işlev göreceğini belirtti. Kongre süresince pek çok uzmanın temel konularda sunumlar gerçekleştirdiğini söyleyen Prof. Dr. Kulaksızoğlu, “Kongremize nöroloji, psikiyatri ve geriatri uzmanlarından oluşan 400’ün üzerinde katılım oldu. Kongremizde ayrıca Evde Bakım Derneği’nin desteğiyle Alzheimer hastalarına bakacak kişilere kurs verildi” dedi.

Alzheimer tedavisi konusunda Türkiye’nin gelişmiş ülkelerle aynı seviyede olduğunu belirten Prof. Dr. Kulaksızoğlu, “Bugün için tedavide yaygın olarak kullanılan 4 ilaç var. Dünyada ne varsa Türkiye’de de o var. Hastalıkla ilgili büyük bir bütçeyle çalışmalar devam ediyor. Henüz, aktif ve pasif aşı araştırmalarının sonuna gelinmedi. Türkiye’de 1960’da ortalama ömür 48 yıldı. Şu anda ortalama 72 yıl, yani yaşlanan bir popülasyona sahibiz. Halen Türkiye’nin % 7’si 65 yaş üzerinde, ancak 2050’de bu oran %19 olacak. Dolayısıyla hastalığa gereken önemi vermemiz gerekiyor” diye konuştu.

YAZIYI PAYLAŞ

YORUMUNUZ VAR MI?

guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Araç çubuğuna atla