Kritik kalp hastalıkları tedavisinde en iyi sonucu elde etmek mümkün
1980’li yıllarda ilk başlarda fazla gelişkin olmayan cihazlar kullanılmakta iken; yıllar içerisinde gelişen teknolojinin de yardımı ile bu inceleme şekline ait cihaz, klinik ihtiyaçlara cevap verebilen en gelişmiş teknolojiler ile donatılmış olarak bugün bizlerin hizmetine sunulmuştur.
Bu teknik bize kalbin üzerinden kalp içi yapıların daha mükemmel görüntülerini sunmakta, bu mükemmel görüntüler ışığında teşhis ve tedavi de mükemmelleşmektedir. Bugün kullanılan teknolojinin eriştiği noktada, bu cihaz yardımı ile kalp ve göğüs boşluğu içerisinde kalbe komşu yapılar çok daha detaylı olarak incelenebilmekte, yoğun bakım hastaları, kritik hastalar kalp hastalıkları açısından çok detaylı incelenebilmekte, daha güvenilir görüntüler sonucunda da tedavi yönlendirilebilmektedir.
Kalp endoskopisinin uygulandığı durumlar;
• Kalp kapak hastalıkları teşhis ve tedavi takibinde,
• Geçirilmiş felç odağı aranması (Kalpte pıhtı olup olmadığı ve kalpten pıhtı atıp atmadığı vb) durumlarda,
• Vücuda kanı pompalayan en büyük damar olan aort damarına ait problem ve aort damar yırtıklarında,
• Kalp içi kitle, pıhtı ve tümörlerde,
• Doğumsal kalp hastalıkları teşhis ve tedavi takibinde,
• Kalp ritim bozukluklarının tanı, takip ve tedavisinde,
• Kalp içi veya dışı enfeksiyonların teşhis ve takibinde uygulanır.
Yoğun bakım ve kritik hasta takibinde uygulanması gereken durumlar;
• Operasyon esnasında kalp fonksiyonu takibi
• Operasyon esnasında yapılan kalp ameliyatının başarılı olup olmadığı (Kalp kapağı değişimi veya tamir, kalp deliği yamanması vb…)
• Kalbe kanser yayılımının gösterilmesinde uygulanmaktadır.
Endoskopinin uygulama şekli ve dikkat edilmesi gerenler;
Bu işlem yarı invaziv, yani insan vücudun içerisine, doğal yollar kullanılıp girilerek yapılan bir işlemdir. Bu işlem yapılmadan önce, işlemin önemi ve işlem öncesi yapılması gerekenler hastaya anlatılmalıdır.
• Hasta en az 3-6 saat aç olmalıdır.
• Hastanın boğazı ve yutak borusu ile ilgili doğumsal problemleri olmamalıdır.
• Hastanın ağız temizliğine dikkat edilmeli, protez diş ve benzeri malzemeler ağzından çıkarılmış olmalıdır.
• Hastaya üç yollu damar girişi açılmış olmalıdır.
• Ağız içi, özellikle yutak bölümü, uygun bir şekilde, uyuşturucu sprey ile en fazla 2-3 kez spreylendikten sonra yutak bölümü anestezisi yapılmış olur. Doktor anesteziyi kontrol etmeli, özellikle boğaz bölgesinde öğürmeye neden olan bölgeler, doktorun el ve parmakları yardımı ile lokal olarak tekrar anestezisi mükemmel bir şekilde yapılmalıdır. •Anestezinin fazlalığı, hastada solunum problemi oluşturabileceği gibi başka problemler de yaratabilir.
• Bu konuda deneyimli bir kardiyolog tarafından, belki de işlemin en can alıcı bölümü olan ağızlık takıldıktan sonra, cihazın ucunun boğazdan geçerek mideye gönderilmesi, anestezi ve cerrahi sırasında isten¬meyen sorunların belirlenmesi ve de¬ğerlendirilmesi amacıyla hastanın fiz¬yolojik parametrelerinin izlenmesi ve gözlenmesi önemlidir.
• İnceleme öncesi ve sonrasında EKG çekilmesi, eğer varsa şikayetin değerlendirilmesi.
• İncelemenin sorunsuz bittiğine kanaat getirildiğinde en az 2 saat işlem sonrasında yemek yenilmemesi önerilmelidir.
• Hasta, işlem bittiği zaman dönüşte araç kullanmaması önerilerek kendisi ile birlikte gelen yakının refakatinde eve gönderilir.
• İşlem sonrasında boğaz ağrısı, yutkunurken ağrı ve zorluk bulunabilir ve bu bulgular 1-2 gün içerisinde kendiliğinden kaybolur.
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?