İnme şüphesi varsa, vakit kaybetmeden 112 aranmalı!

30 Ekim 2018   |    4 Ocak 2020    |   Kategori: Beyin Hastalıkları, Damar Sağlığı Print

Türkiye’de geçen yıl 40 bin kişi inme nedeniyle hayatını kaybetti. İnme nedenli ölüm ve sakatlıktan kurtulabilmek için inmenin en sık belirtileri olan ‘yüzde çarpılma, kolda güçsüzlük ve konuşmada bozulma’ gelişince, hemen, 112 aranarak acil inme tedavisinin sağlandığı en yakın merkeze hastayı yetiştirmek gerekir. Türk Nöroloji Derneği ve Türk Beyin Damar Hastalıkları Derneği işbirliği ile 29 Ekim Dünya İnme Günü nedeniyle, 25 Ekim’de Ankara’da halka açık bir bilgilendirme toplantısı gerçekleştirildi. İnme sıklığının yaşlanan nüfus nedeniyle giderek arttığını söyleyen Türk Nöroloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Şerefnur Öztürk, inmenin en önemli ölüm ve sakatlık nedenlerinden birisi olduğunu hatırlatarak önemli uyarılarda bulundu: 

İnmeye neden olan risk faktörlerinin sıklığının artmaya devam etmesi ve globalleşmesi, yaşlı nüfus oranının giderek yükselmesine paralel olarak inme sıklığı da giderek artmaktadır. Türk Nöroloji Derneği ve Türk Beyin Damar Hastalıkları Derneği ile koordineli faaliyet yürüten ESO başta olmak üzere inme ile mücadele eden bütün uluslararası dernekler inmenin tanınması, önlenmesi, inme merkezlerinde etkin akut tedavi ve inme sonrası rehabilitasyonun geliştirilmesi için hedefler oluşturmuşlardır.

İnme (felç) nedir? Neden olur? Belirtileri ve tedavi yöntemleri

Bu hedefler Avrupa Konseyi ve Ülke Sağlık Bakanlıklarıyla paylaşılmaktadır. 2030 yılı için hedef inmeyi %10 azaltmak (Türkiye’de yılda 40.000 kişinin inme nedeniyle hayatını kaybettiğini düşünürsek, 2030 yılında en az 4 bin kişinin yaşama tutunması anlamına gelmektedir) ve inme hastalarının %90’ının inme ünitelerinde izlenmesini sağlamaktır.”

Ankara ve İstanbul gibi illerde başlanan pilot uygulamaların başarılı olacağını söyleyen Türk Beyin Damar Hastalıkları Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Akif Topçuoğlu, halkın giderek yaşlanması ile inme sıklığının giderek arttığını belirterek şu bilgileri verdi: “İnme tedavisinin ‘hemen’ ve ‘bölgesel’ bağlamda yapılması zarureti nedeniyle bu tedaviyi uygulayabilecek inme merkezlerin iyi bir planlama ile yurt sathına yayılması gerekiyor. Bu planlama Sağlık Bakanlığı tarafından yürürlüğe konulması beklenen inme tebliğinin çizeceği esaslara göre olacaktır. Ankara ve İstanbul gibi illerde başlanan pilot uygulamalar başarılı olacağımızı gösteriyor. Şimdi nörologlar olarak tebliğin yayınlanmasını ve ardından hemen işe koyulmayı bekliyoruz.”

Vakit kaybetmeden 112 aranmalı!

İnmenin erken müdahale ile geri döndürülebilir bir hastalık olduğunu söyleyen Türk StrokeNet Koordinatörü Prof. Dr. E. Murat Arsava, şu uyarıları yaptı: “Hastaların ilk birkaç saat içerisinde sağlık kuruluşlarına ulaşması, damar açıcı tedavilerin uygulanma şansını arttırmakta ve inmeye bağlı sakatlığın önüne geçme imkânı yaratmaktadır. Bu nedenle herkesin inme belirtilerinin ne olduğunu bilmesi ve hızlı bir şekilde davranması önemlidir.

İnme (felç) geçiriyorsanız hemen 112’yi arayın! İlk 4 saat tedavi için çok önemli!

Bir kişide ani bir şekilde yüzde eğilme, konuşmada bozulma veya kol ya da bacakta kuvvetsizlik ortaya çıkması akla hemen inmeyi getirmelidir. İnmeyi düşündüren bu bulgular ortaya çıktığında hastanın kendisi, ailesi veya arkadaşları, etrafta kim varsa vakit kaybeden 112’yi aramalıdır. Takiben hasta 112 tarafından sahada doğru bir şekilde değerlendirilip, acil inme tedavilerini uygulayan inme merkezlerine yönlendirilmelidir.

İnmeye karşı başarının anahtarı erken tedavidir!

Acil inme tedavisi hakkında bilgi veren Ankara Üniversitesi İnme Merkezi’nden Prof. Dr. Canan Togay Işıkay, şunları söyledi: “Acil Servis’e inme belirtileri (Ani başlayan bilinç bozukluğu, yüzde kayma, konuşma ve/veya anlama bozukluğu, bir tarafında kuvvet/his kaybı, görme kaybı, baş dönmesi ve dengesizlik gibi) ile başvuran hastalar hızlıca değerlendirilmelidir.

Olayın başladığı saat tedaviyi planlamada çok önemlidir ve sağlık ekibi bu konuda mümkün olduğunca kesin ve doğru bilgilendirilmelidir. Hastanın ilk olarak yaşamsal fonksiyonları (Tansiyonu, ateşi, nabzı, solunumu, kan şekeri) değerlendirilip garanti altına alınır, ilaç ve serum verilecek damar yolu açılır, laboratuvar incelemeleri için kan gönderilir. Acil servise çağrılan Nöroloji hekimi hastanın durumunu değerlendirir ve acil müdahale gerektiren bir durum olmadıkça hasta hiç bekletilmeden beyin tomografisine alınır.

Klinik değerlendirme ve beyin tomografisi sonunda hastada damar tıkanıklığına bağlı inme tanısı kesinleşir ve hemen tedavisi planlanır. Tedavide amaç damardan verilen bir ilaç ile beyin damarındaki pıhtıyı çözmektir. Tedavinin bazı koşulları vardır; öncelikle bu koşulların sağlanıp sağlanmadığı kontrol edilir. Bunlardan en önemlisi inmenin son 4,5 saat içinde gelişmiş olmasıdır. Bu aşamada hasta ve yakınlarının verdiği bilgiler çok önemlidir. Tedaviye engel bir durum yoksa pıhtı çözen ilaç hemen başlanır; ilaç ne kadar erken başlanırsa iyi sonuç alma şansı o kadar yüksektir.

Ancak, ilaç her hastada pıhtıyı çözmek için yeterli olmayabilir, özellikle büyük damarda tıkanıklık varsa veya uzun pıhtısı olanlarda damar açılmayabilir. Tedavi alabilen her 4-5 hastadan biri iyileşirken, tedavinin %5 oranında kanamaya yol açma riski de vardır. Tedaviye bağlı kanama çok nadiren de olsa ölümcül olabilir. Damar açıcı tedavi faydalı olduğu kanıtlanmış ve tüm dünyada uygulanan bir tedavidir.

Bu tedavinin alternatifi başka bir ilaç tedavisi de yoktur. Tedavi alamayan hastaların 1/3’ü ölüm, diğer 1/3’ü ise ciddi özürlük riski altındadır. Tedavi bir saat sürer ve bu süre içinde hastaların klinik durumları ve yaşamsal fonksiyonları yakından izlenir. Pıhtı çözmeye yönelik tedavinin işe yaramadığı hastalarda anjiyo ile damar açıcı tedavi uygulanabilir. Bu tedavi için hasta anjiyo ünitesine alınarak iğne ile kasıktan girilir ve kateterle tıkalı beyin damarına ulaşılarak çeşitli araçlarla pıhtı çıkarılmaya çalışılır.

Bu işlem birkaç saat sürebilir ve sıklıkla nörologlar veya radyologlar tarafından uygulanır. Anjiyo ile yapılan tedavide inmenin başlangıç süresi daha uzun olabilir, ama yine de erken hastaneye başvuran hastalarda iyi sonuç alma şansı daha yüksektir. Bu tedavi sonrası hastalar Nöroloji kliniğine yatırılarak izlenir. İnme hastalarının güncel tedavilerden faydalanabilmesi için bu tedavilerin uygulanabildiği merkezlere ulaştırılması gerekir.”

Ankara inme sevk ve tedavi sistemi 6 aydır başarı ile çalışıyor

112 Acil sağlık Hizmetleri başkan Yardımcısı Doç. Dr. Mehmet Ergin “İnme engellenmesi, tanısının konması ve tedavi edilmesi bakımından strateji geliştirmenin en zor olduğu hastalıklardan birisi. İnme hastalığının zorluklarının altında da iki önemli neden ön plana çıkıyor; sık görülen bir hastalık olduğu gerçeği ve tanıdan tedaviye giden süreçte sürekli olarak zamana karşı yarış içerisinde olduğunuz bir hastalık olması. Diğer bir ifade ile tanı-tedavi anlamında yapacağınız planlamada tüm ülke genelini kapsayacak bir strateji gütmeniz ve bu strateji bünyesindeki hedeflere hızlı bir şekilde ulaşmanız gerekiyor. Ankara’da 112 sistemi bu yolda planlarını etkin şekilde uygulamaktadır” dedi.

YAZIYI PAYLAŞ

YORUMUNUZ VAR MI?

guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Araç çubuğuna atla