Amniosentez sonrasında fetusun ölümü ve doktorun sorumluluğu

Yazan Dr. Erkin Göçmen
1 Nisan 2019   |    8 Aralık 2020    |   Kategori: Hukuk / Mevzuat, Medyada Sağlık Haberleri, Üye Yazıları Print

Kimi gebeliklerde amniyosentez işlemi yapılmasına ihtiyaç duyulmaktadır. Amniyosentezin çeşitli endikasyonları bulunmakla birlikte özellikle üçlü test adı verilen tarama testlerinde fetal kromozomal anomali riski yüksek çıkmışsa hekim tarafından önerilebilmektedir. Ancak amniyosentez işleminin de belirli riskleri mevcuttur. Bunlardan birisi de fetusun ölümüdür. Bu yazımızda ele alacağımız olgu da bu durumla ilgilidir. Bu olguda gebe 21 yaşındadır. Anne 20 yaşındayken ilk doğumunu yapmıştır. İkinci gebeliğin takibi de önceki gebeliği takip eden kadın hastalıkları ve doğum uzmanınca.

Gebenin ilk muayenesi 13/03/2012 tarihinde yapılmıştır. 25/05/2012 tarihinde üçlü tarama testi yapılmış ve test sonucuna göre Down sendromu riskinin yüksek olduğu görülmüş ve bunun üzerine amniyosentez önerilmiştir.

Hasta hekimin amniyosentez önerisini kabul etmiştir. Bu amaçla 11/06/2012 tarihinde hastaneye başvurmuş, yapılan gebelik ultrasonografisinde, “fetal kalp atışı pozitif olan 22 haftalık gebelik” tespit edilmiş ve hasta aynı gün amniosentez yapılması için yatırılmış, aynı gün içinde “riskli gebelik” tanısı ile amniosentez uygulanmıştır.

Yargıtay’dan laparoskopik safra taşı ameliyatına ilişkin malpraktis kararı

Amniosentez raporuna göre steril örtünmeyi takiben 22 nolu spinal iğne ile girilerek toplam 20 cc amnion sıvısı alınmıştır. Amniosentez sonrası kontrol ultrasonografisinde  fetal kalp atışlarının olmadığı tespi̇t edilmiş ve bu hususta hastaya bilgi verilerek fetusun NSD ile doğurtulması önerilmiştir. Ancak hasta kendi isteğiyle ertesi gün gelmek üzere taburcu edilmiştir.

Anne, 12/06/2012 tarihinde bir başka hastaneye başvurusu üzerine tekrar yatırılmış, yapılan gebelik ultrasonografisinde “fetal kalp atışı negatif olan 22 haftalık gebelik” tespit edilmiş ve aynı gün saat 13:45’de sezaryen ile 500 gr. ağırlığında ölü bir fetüs doğurtulmuştur. Daha sonra amniyosentez işlemini yapan kadın hastalıkları ve doğum uzmanı hakkında Cumhuriyet Savcılığına şikayette bulunulmuş ve neticede doktor hakkında ceza davası açılmıştır.

Dava sırasında alınan Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulu’nun 16.04.2014 tarihli raporunda; üçlü test sonucunun yüksek olması sebebi ile amniosentez endikasyonunun doğru olduğu, amniosentez işleminin, %1-5 oranında intrauterin ölüm veya düşük ile sonuçlanabileceği dikkate alındığında kişiye amniosentez yapan Kadın Hastalıkları Uzmanı doktora atf-ı kabil kusurun bulunmadığı görüşüne yer verilmiştir.

Doktorlar hakkındaki şikayet olgularında Yargıtay yaklaşımı

Yerel mahkemece bu rapor doğrultusunda kusuru bulunmadığı kabul ve tespit edilen doktorun beraatine karar verilmiş ve dosya Yargıtay’ın önüne gelmiştir. Dosyayı inceleyen Yargıtay 12. Ceza Dairesi,  dosya kapsamı ile uyumlu olan Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulu’nun raporlarındaki tespitler karşısında, hekimin kusursuz olduğunu kabul ederek beraat kararını onamıştır.

YAZIYI PAYLAŞ

YORUMUNUZ VAR MI?

guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Araç çubuğuna atla