Prof. Dr. Mustafa Araz: Yoğun bakımda yatan ağır COVID-19 hastalarının %80’i obez!

Covid-19 salgınında çok sayıda ülkede uygulanan sokağa çıkma kısıtlamalarının bireylerde kilo artışına yol açacağı bildirildi. Klinik Endokrinoloji ve Diyabet Derneği Başkanı Prof. Dr. Mustafa Araz, Avrupa Obezite Günü nedeniyle yaptığı açıklamada, “COVID-19 pandemi sürecinde çağrılar sonrası evde kalma süresinde artış, bu süreçte psikolojik faktörlerle fazla kalori alımı ve hareketsizlik nedeniyle toplum genelinde kilo artışı olmuş olup, birçok bireyde ayda yaklaşık en az yüzde 1 kilo alımı gözlenmiştir. Üç ayda yaklaşık yüzde 3-5 civarında bir kilo artışı olacağını öngörülmektedir” dedi.

Obezitenin aynı zamanda COVID-19 enfeksiyonu geçiren hastalar açısından da önemli olduğuna işaret eden Prof. Dr. Mustafa Araz, aşırı kilolu olmanın hastalığın ağır ya da hafif seyretmesine etki ettiğini; yoğun bakımda yatan ağır COVID-19 hastası kişilerin yüzde 80’ininin obez olduğunu kaydetti.

Prof. Dr. Araz şu bilgiyi verdi: “COVID-19 sürecinde hastalığı ağır geçirmede ve ölüm riskinde en belirgin artış; yaşlı ve kronik hastalığı olan hastalarda olup, kalp damar hastalığı, diyabet ve hipertansiyon öncelikli olan kronik hastalıklardır. Pandemi sürecinde kilo alımı özellikle diyabet ve tansiyon hastalarında şeker ve tansiyonun yüksek gitmesine neden olabilmekte ve olası bir koronavirus infeksiyonunda hastalığın ağır geçirilme riskini arttırabilmektedir. %5 kilo artışı diyabet hastalarında kan şekerinde %50, kan basıncında 20 mmHg, kolesterol düzeyinde %10 artışa, kan yağlarında %30 artışa neden olabilmektedir ve bütün bunlar kalp damar hastalığı riskini arttırabilmektedir.

Prof. Dr. Araz: 10 kilo vermek tüm nedenlere bağlı ölüm riskini %20 azaltıyor

Kan şekeri veya tansiyon kontrolü kötü hastaların özellikle olası bir koronavirus infeksiyonunu daha ağır geçirdiği bilinmektedir. Ayrıca yoğun bakımda yatan ağır COVID-19 olgularının %80’ninin obez (şişman) olduğu bildirilmiştir.”

Evde kalınan sürede beslenmeye ve hareketsizliğe dikkat edilmeli

Evde kalınan sürede ekmek ve unlu mamul tüketimine dikkat edilmesini tavsiye eden Prof. Dr. Araz, “COVID-19 sürecinde kilo artışından kaçınmak için şekerli, yağlı atıştırmalıklardan kaçınmalı, evde ekmek ve diğer unlu ürünlere yüklenmemeli; karbonhidrat, yağ ve protein oranları dengeli bir beslenme sürdürmeliyiz. Evde kal sürecinde de günde en az 5000 adım atmaya çalışmalı, normalleşmeyle birlikte sosyal mesafe kuralına dikkat ederek günde en az 7500-10.000 adım atmalı veya koşu, yüzme, bisiklet gibi diğer aktif sporları yapmalıyız” bilgisini verdi.

Türkiye’de obezite sıklığı artıyor

Obezitenin, insan ömrünü kısaltan ve yaşam kalitesini etkileyen kronik bir hastalık olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Mustafa Araz, yaşam tarzı, beslenme, hareketsizlik gibi nedenlerle obezitenin görülme sıklığının arttığını vurguladı. DSÖ’nün obezite ile küresel çapta mücadele başlattığına işaret eden Prof. Dr. Araz, yine DSÖ’nün dünyada son 10 yılda obezite görülme sıklığında yüzde 10-30 arasında bir artış tespit ettiğini ifade ederek, “Türkiye’de de 1998’de %22,3 olan obezite sıklığı %40 artarak, 2010’da %31,2’ye (kadınlarda %44, erkeklerde %27) ulaşmıştır” bilgisini verdi.

Başka kronik hastalıkların ortaya çıkmasın neden oluyor

Prof. Dr. Mustafa Araz, obezitenin aynı zamanda başka kronik hastalıklara da yol açması nedeniyle önemli olduğunu vurgulayarak, bunlar arasında diyabet, hipertansiyon, hiperlipidemi (kolesterol ve trigliserid yüksekliği), kalp damar hastalıkları, uyku-apne sendromu, karaciğer yağlanması, reflü, safra taşı, çeşitli kanserler, kısırlık, eklem kireçlenmesi ve depresyonun bulunduğunu belirtti.

Obezite nedir? Kimlere morbid obez denebilir? Tedavisi mümkün mü?

Kilo alımı 45-65 yaşları arasında pik yapıyor

Bireylerin obeziteye karşı dikkatli olması gerektiğine işaret eden Klinik Endokrinoloji ve Diyabet Derneği Başkanı Prof. Dr. Mustafa Araz, özellikle 30’lu yaşlardan sonraki kilo alımlarına vurgu yaparak, “Obezite sıklığı 30’lu yaşlarda artmaya başlayıp, 45-65 yaşları arasında pik yapmaktadır. COVID-19 pandemi süreci sağlıklı yaşlanmanın ne kadar önemli olduğunu ortaya koymuştur. Yaşlanma öncesi alınan kiloların metabolizma yavaşlaması nedeniyle verilmesinin çok güç olduğu bilinmektedir. Bu nedenle 30’lu yaşlardan itibaren sağlıklı ve dengeli beslenme ve hareketli bir yaşam tarzına önem vermeli ve sağlıklı bir vücut ağırlığı ile yaşlanmalıyız” dedi.

YORUMUNUZ VAR MI?

Label

İsim*

Email*

Δ

Label

İsim*

Email*

Δ

0 Yorum

Inline Feedbacks

Tüm yorumları gör