Türk Dermatoloji Derneği: Hidradenitis Suppurativa Artık ‘İnatçı Kıvrım Apsesi’ Olarak Tanımlanacak

Yazan Hatice Pala Kaya
29 Eylül 2025   |    7 Kasım 2025    |   Kategori: Cilt Sağlığı Print

Türk Dermatoloji Derneği, halk arasında fazla bilinmeyen, ancak yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyen kronik deri hastalığı olan ‘Hidradenitis Suppurativa’ için yeni bir isim önerisinde bulundu: Artık ‘İnatçı Kıvrım Apsesi’ olarak tanımlanacak.  Ankara Bilkent Şehir Hastanesi’nde düzenlenen basın toplantısı ve farkındalık buluşmasında, hastalığın yeni ismi kamuoyuyla paylaşıldı. Toplantıya Türk Dermatoloji Derneği Otoinflamatuar Hastalıklar Çalışma Grubu Sekreteri Doç. Dr. Ayşenur Botsalı, Türk Dermatoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyeleri Prof. Dr. Akın Aktaş ve Prof. Dr. Başak Yalçın katıldı. Toplantıda hastalığın tıbbi yönleri ve isim değişikliğinin nedenleri açıklandı.

Kıvrım Bölgelerinde Ağrılı Apselerle Seyrediyor

Tıbbi literatürde ‘Hidradenitis Suppurativa (HS)’ olarak bilinen hastalığın genellikle koltuk altı, kasık, kalça, meme arası ve meme altı gibi kıvrım bölgelerinde tekrarlayan ağrılı şişlikler ve akıntılı yaralarla seyrettiğini belirten Doç. Dr. Ayşenur Botsalı, uzun süreli ve iltihabi seyir gösteren bu hastalığın hem fiziksel hem de psikolojik olarak hastaları zorladığını kaydetti. Aniden ortaya çıkan alevlenmelerin ağrı, akıntı ve kötü kokuya neden olduğunu ifade eden Botsalı, bu durumun hastaları günlük yaşamdan uzaklaştırabildiğini ve giyimden sosyal ilişkilere kadar birçok alanda kısıtlayıcı etkiler oluşturduğunu vurguladı.

Sedef hastalığı yeterince bilinmediği için pek çok kişi tedaviden mahrum kalabiliyor!

Metaforik Terimler Damgalamayı Artırıyor

Toplumda hastalığın farkındalığının düşük olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Botsalı, hastaların utanma ve damgalanma korkusu nedeniyle hekime başvurmakta gecikebildiğini, geçmişte hastalığı tanımlamak için kullanılan metaforik içerikli terimlerin hem yanlış anlaşılmalara neden olduğunu hem de hastalarda utanç duygusunu tetiklediğini bildirdi. Botsalı, “Bu nedenlerle hastalığın ismini daha anlaşılır ve bilimsel temellere dayalı bir şekilde değiştirme kararı alındı” dedi.

Yeni İsim: İnatçı Kıvrım Apsesi

Türk Dermatoloji Derneği tarafından başlatılan isim değişikliği sürecinde, öncelikle dernek üyeleri arasında anket çalışmaları yürütüldü. Ardından Türk Dil Kurumu ile yapılan istişareler sonucunda, hastalığın klinik özelliklerine dayanarak yeni ismi ‘‘İnatçı Kıvrım Apsesi’’ olarak belirlendi. Yeni isim, hastalığın kronik yapısını (inatçı), kıvrım bölgelerinde görülmesini (kıvrım) ve sık tekrarlayan apse oluşumunu (apse) yansıtarak hem tıbbi doğruluğu hem de halk tarafından kolay anlaşılabilirliği hedefliyor.

Prof. Dr. Bengü Nisa Akay: Çocukluk çağındaki güneş yanıkları cilt kanseri riskini artırıyor

Utanma ve Damgalanma Gecikmeye Neden Oluyor

Erken tanının önemine dikkat çeken Doç. Dr. Ayşenur Botsalı, hastalığın ilk dönemlerinde tanı konulmasının, tedaviye yanıtı artırdığı ve yaşam kalitesini ciddi şekilde iyileştirdiğini ifade etti. Bazı hastaların utanma, damgalanma kaygısı ve farkındalık eksikliği nedeniyle hekime başvurmakta geciktiklerini belirten Botsalı, “Bu durum halk arasında ‘çıban’ olarak adlandırılıyor ancak bu yanlış bir tanımlama. Gecikmeler hastalığın kronikleşmesine neden oluyor. Diğer yandan dermatoloji branşı dışındaki hekimler de bazen hastalığı tanımakta güçlük yaşıyor” diye konuştu.

Erken Evrede Tedavi Başarısı Yüksek

Tedavi seçenekleri hakkında da bilgi veren Doç. Dr. Ayşenur Botsalı, hastalığın kontrolünde uzun süreli ilaç tedavilerinin ve gerektiğinde cerrahi girişimlerin yer aldığını belirtti. Özellikle erken evrelerde ilaç tedavilerine yanıtın çok daha yüksek olduğunu vurgulayarak, “Bu dönem, hastalar için bir fırsat penceresi sunuyor. Kaçırıldığında, hastalık daha inatçı hale geliyor ve tedavi süreci zorlaşıyor” dedi.

Hastalığın Dikkat Çeken Özellikleri Şu Şekilde Sıralandı:

  • Dünyada her 100 kişiden yaklaşık 1’ini etkileyen yaygın bir hastalık.
  • Kadınlarda erkeklere göre daha sık görülüyor.
  • Genellikle ilk belirtiler ergenlik döneminde ortaya çıkıyor.
  • Erken tanı konulduğunda yaşam kalitesi belirgin şekilde artırılabiliyor.
  • Gecikmiş olgularda kalıcı izler, ciddi enfeksiyonlar ve sosyal izolasyon riski artıyor.
  • Yapılan bilimsel araştırmalar, bu hastalığın sigara kullanımı ile güçlü bir şekilde ilişkili olduğunu; sigara içen hastalarda hastalığın daha şiddetli seyrettiğini göstermektedir.

Sedef hastaları en çok önyargılardan ve ‘alternatif tıptan’ çekiyor

Ayrıca, tedavi sürecinde sigarayı bırakan hastaların tedaviye yanıtlarının daha iyi olduğu da bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Doç. Dr. Botsalı, konuşmasının sonunda hem sağlık çalışanlarını hem de kamuoyunu hastalık hakkında bilinçli olmaya davet ederek, “İnatçı Kıvrım Apsesi, uzman dermatoloji kliniklerinde başarıyla tanı konulup tedavi edilebilen bir hastalıktır. Yeter ki geç kalınmasın” ifadelerini kullandı.

YORUMUNUZ VAR MI?

guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Araç çubuğuna atla