Ailelerin çocuklarına 3 yaşından önce uyku alışkanlığını kazandırması gerektiğini söyleyen Türk Uyku Tıbbı Derneği (TUTD) Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Banu Salepçi, “Yatağa gitmeyi reddetme, uyku saatini geciktirme ve uzamış uyanıklıkları önlemek için ebeveynin çocuğu 3 yaşından önce gece uykusu geldiğinde geciktirmeden yatağına yatırmayı alışkanlık haline getirmesi gereklidir” uyarısında bulundu. Medikal Akademi Ankara Temsilcisi Hatice PALA KAYA’ya açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Salepçi, nadir olarak görülen uyku hastalıkları da bulunduğuna işaret ederek, ebeveynlerin bulgulara dikkat ederek hastalıklara müdahalesinin çözüme katkı sağladığını vurguladı.Erişkinlerde 7-8 saat olan günlük normal uyku süresinin, yeni doğanda ortalama 14-17 saat, 4-12 ay arasında 12-16 saat olması gerektiğini hatırlatan Doç. Dr. Salepçi, çocukların 5 yaşına kadar gündüz uykusuna da ihtiyaç duyduğunu, ilköğretim çağındaki 6-12 yaş çocuklarda ortalama uyku süresinin 9-12 saat, 13-18 yaş arası ergenlerde ise 8-10 saat uyku önerildiğini vurguladı.
Çocuklarda sağlıklı ve düzenli bir uykunun hafıza, öğrenme, nörolojik gelişme ve büyüme hormonu için gerekli olduğunu belirten Doç. Dr. Salepçi, bunun olmamasının çeşitli sağlık sorunlarına yol açabildiğini, uyku alışkanlığını edinmemiş çocukların okul başarısından ebeveynlerin yaşam kalitesine kadar pek çok olumsuzluğa yol açabildiğini belirtti.
Çocuklarda yatağa gitmeme, uyku saatini geciktirme, anne-baba müdahalesini gerektiren uzamış gece uyanıklıkları gibi davranışsal sorunların dikkate alınması gerektiğini kaydeden Doç. Dr. Salepçi, şu bilgileri verdi: ”Bu davranış bozuklukları 0-5 yaş arasında yaygındır. (%25-50 oranında) Genellikle geçici özellik taşır, %25 oranında daha ileri yaşlarda da gözlenebilir. Uzamış gece uyanıklığı olan çocuklarda ağlayarak ebeveynini çağırma ya da ebeveynin yatağına gitme davranışları yaygındır.

Çocukların zamanında uyuması sağlıkları için çok önemli
Ebeveynlerin bu düzensizliği önlemek için çocuklara 3 yaşından önce gece uykusu geldiğinde geciktirmeden yatağına yatırmayı alışkanlık haline getirmesi gerekir.”
Bu alışkanlığın kazandırılmasının okul başarısını dahi etkileyebileceğini belirten Doç. Dr. Salepçi, “Ebeveynler çocuğun belli saatte yatağına gitmesi gerektiğini öğretmezse, bu davranış okul öncesi dönem ve okul çağında da devam edecektir. Okul çağında bu bozukluğun devam etmesi, sabah erken kalkmak zorunda olduğu için çocuğun yetersiz uyuması ile sonuçlanacak, bu da okul başarısını önemli ölçüde etkileyecektir.
Bebeklerde uykusuzluk ve çocukları uyumayan anneler için öneriler
İlköğretim çağındaki bir çocuğun ortalama uyku ihtiyacının 10 saat olduğunu düşünürsek saat 21.00’de yatağa gitmesi gerekirken daha ileri bir saatte yatağa gittiğinde otomatik olarak çocuğun uyku süresi kısalacak ve yetersiz uykuya yol açacaktır. Bu da yetersiz REM uykusu ve yetersiz derin uyku nedeniyle çocuğun fiziksel ve zihinsel gelişimini olumsuz yönde etkileyerek okul başarısının da düşmesine yol açacaktır” dedi.
Okul çağı çocuklarının sıklıkla bilgisayar, akıllı telefonlar, tabletler gibi teknolojik cihazları çok kullandığını, oyunlar oynadığını hatırlatan Doç. Dr. Salepçi, bağımlılık düzeyine çıkabilen bu tür cihaz kullanımının uyku düzenini bozan unsurlar arasında yer aldığını vurguladı. Doç. Dr. Banu Salepçi, davranışsal uyku sorunlarının çözümü için ebeveynlere şu tavsiyelerde bulundu:
Bebeklerde uyku bozukluğu ve en etkili bebek uyutma teknikleri
Doç. Dr. Banu Salepçi, çocuklarda davranışsal uyku bozuklukları dışında çeşitli uyku hastalıklarının da görülebildiğini bildirdi. Uyku hastalıklarının görülmesinin daha nadir olduğuna işaret eden Doç. Dr. Salepçi, ebeveynlerin başlıca dikkat etmesi gereken bulguları şu şekilde sıraladı:
Çocuklarda görülen uykusuzluk türlerini sıralayan Doç. Dr. Salepçi, bunları anksiyetenin eşlik ettiği psikofizyolojik uykusuzluk, bebeklik döneminde sık rastlanan barsaklarda gaz sorununun neden olduğu uykusuzluk, gaz sorununa bağlı uykusuzluğun anne babadan ilgi görmesini sağlaması nedeniyle alışkanlığa dönüşmesi, gece korkuları ve bazen de çocukta mevcut astım gibi kronik bir hastalık nedeniyle de uykusuzluk unsurlarını saydı.
Başka hastalıkların da uyku bozukluklarına neden olabildiğine işaret eden Doç. Dr. Salepçi, şu bilgileri verdi: ”Reflü, doğumsal kalp hastalıkları, kronik ağrılar, astım atakları, otizm, serebral palsy gibi nörolojik hastalıklar ile dikkat eksikliği hiperaktivite sendromu gibi hastalıklar uyku sorunlarına neden olabilir.”
Gündüz aşırı uykululuk, yetersiz uyku ve gecikmiş uyku-uyanıklık (daha çok ergenlerde görülen geç yatıp, geç kalkma) nedeniyle olabileceği gibi başka hastalıkların bir belirtisi olarak da ortaya çıkabilir. Uyku hastalıklarının çoğu gece uyku kalitesini bozacağı için gündüz aşırı uykululuğa da sebep olurlar.
Uyku apnesi nedir? Apne belirtileri, testi, tanısı ve tedavisi
Uyanıklıkta da dikkat bozukluğu, öğrenme problemleri, davranış bozuklukları, sabah baş ağrıları, yorgunluk, hiperaktivite, sinirlilik gibi bulgular görülür. Gündüz aşırı uykululuk erişkinlere göre daha nadirdir. Teşhis için uyku testi gereklidir. Tedavisinde bademcik ve geniz eti ameliyatı çoğu zaman yeterli olur. Obez çocuklarda veya bazı doğumsal hastalıklara (Down Sendromu gibi) bağlı ortaya çıkan uyku apnede ek başka tedavilere de ihtiyaç olabilir.
Doç. Dr. Salepçi, uykuda anormal hareket ve davranışlar bulunduğunu belirterek, bunları, basit hareketler; kompleks hareket ve davranış bozuklukları olarak grupladı. Basit hareketler içinde diş gıcırdatma, uyku jerkleri gibi hareketleri sayan Doç. Dr. Salepçi, idrar kaçırma, uyku apnesi gibi unsurları da kompleks hareketler ve davranış bozukluklarından olduğunu anlattı. Doç. Salepçi anormal hareket ve davranışlara yönelik şu bilgileri verdi:
Aile hikayesi olan, ayda 1-2 kez nadir ortaya çıkan ve genellikle çocuk uykusuz kaldığında veya ateşi olduğunda tetiklenen parasomnilerde tedavi gerekli değildir. Aileler bu durumun çocuk büyüdükçe 1-2 sene içinde ortadan kalkacağını bilmelidir. Uykuda yürüme olan çocukları etraftaki tehlikelerden korumak için önlem alınmalıdır. Herhangi bir tetikleyici olmadan sık ortaya çıkan ve devam eden parasomnilerin ilaçlarla tedavi edilmesi gerekebilir.
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?