Genetik Enjeksiyon ile İşitme Kaybı Tedavisi: Doğuştan Sağırlığı Olanlar İşitme Yetisi Kazandı

Yazan Hüseyin Kandemir
27 Temmuz 2025   |    7 Kasım 2025    |   Kategori: Biyoteknoloji, Genetik Hastalıklar, Güncel / Literatür Print

Doğuştan sağırlık sorunu olan bir grup hasta tıp tarihinde ilk kez tam olarak tedavi edildiler. Nature Medicine dergisinde yeni yayınlanan bir çalışmaya göre, gen terapisi, doğuştan sağırlık sorunu yaşayan kişilere işitme yetisini geri kazandırdı ve tek bir enjeksiyondan bir ay sonra hiç duymayan hastalar normal düzeyde duymaya başladılar. Araştırmacılar, OTOF geninin sağlıklı bir kopyasını iç kulağa iletmek için bir virüs kullandı ve çalışmadaki on katılımcının tamamında işitme yetisi tam olarak düzeldi. Gen terapisi, en iyi sonucu küçük çocuklarda gösterirken tedavi uygulanan erişkinlerde de normale yakın sonuçlar alındı. Yedi yaşında bir kız çocuğu sadece bir ay sonra sağırlıktan tam olarak kurtuldu.

İsveç’teki Karolinska Enstitüsü ve Çin’deki beş farklı hastanenin yürüttüğü uluslararası çalışmada, OTOF genindeki mutasyon nedeniyle işitme kaybı yaşayan çocuk ve yetişkin hastalarda etkileyici sonuçlar elde edildi. Çalışmayı yürüten bilim insanları bunun sadece başlangıç olduğunu ve yakında yöntemi tüm yaygın sağırlık türlerine uygulayacaklarını belirtiler. Araştırmacılar, tedavi uygulalan hastaların bir yıl süreyle takip edildiğini ve hiç birinde yan etki veya sorun tespit edilmediğini açıkladılar.

Kanser tedavisinde gen modifikasyonu, FDA’nın onayladığı ilk genetik terapi oldu

Tek enjeksiyonla hızlı etki

Araştırma kapsamında 1 ile 24 yaş arasında değişen 10 hastaya, sentetik bir adeno-ilişkili virüs (AAV) aracılığıyla OTOF geninin sağlıklı bir kopyasını iç kulaklarına enjekte edildi. Uygulama, kokleanın tabanındaki “yuvarlak pencere” adı verilen zar üzerinden tek bir enjeksiyonla yapıldı. İlk etkiler yalnızca bir ay içinde görülmeye başlandı.

Tedaviden altı ay sonra, hastaların tamamında işitme kaybı tam olarak iyileşti. Ortalama duyma eşiği 106 desibelden 52 desibele düştü. Özellikle 5–8 yaş grubundaki çocuklar tedaviye en iyi yanıtı verdi. Yedi yaşındaki bir kız çocuğu, tedaviden dört ay sonra annesiyle normal konuşmalar yapabilecek düzeyde işitme yetisi kazandı.

Sırada daha yaygın sağırlık türlerinin tedavisi var

Çalışmanın baş yazarı, Karolinska Enstitüsü araştırma görevlisi Dr. Maoli Duan, elde ettikleri sonuçlarla ilgili şu bilgileri verdi:  “Bu sonuçlar genetik işitme kaybının tedavisinde büyük bir dönüm noktasıdır. Ancak bu sadece başlangıç, sırda daha yaygın sağırlık genleri var. Özellikle GJB2 ve TMC1 üzerinde çalışıyoruz. Bu genlerde de umut verici sonuçlar elde ettik.”

Gen tedavisini geliştiren Otovia Therapeutics tarafından desteklenen çalışma, Çin’deki Zhongda Hastanesi ve Güneydoğu Üniversitesi dahil olmak üzere birçok kurumun iş birliğiyle yürütüldü.

Yeni araştırma: miR-22 Gen terapisi karaciğer kanseri tedavisini değiştirebilir

Ciddi yan etki saptanmadı

Araştırmacılar gen tedavisinin genel olarak iyi tolere edildiğini açıkladılar. En sık görülen yan etki, nötrofil adı verilen beyaz kan hücrelerinde geçici bir azalma oldu. Altı ila on iki aylık takip sürecinde ciddi bir yan etki bildirilmedi.

Uzun vadeli takip sürecek

Araştırma hala devam ediyor ve tedavinin uzun vadeli güvenliği ile etkinliği değerlendirilmek üzere hastalar takip edilmeye devam edilecek. Ancak elde edilen ilk sonuçlar, genetik sağırlıkla yaşayan milyonlarca birey için sağırlıktan kurtulmanın artık hayal olmadığını gösteriyor.

Araştırmanın Özeti

AAV Gen Tedavisi ile İlişkili Otozomal Resesif Sağırlık Tip 9: Tek Kollu Bir Klinik Çalışma
Doğuştan sağırlık için geliştirilen gen tedavileri çocuklarda umut verici sonuçlar gösterse de, daha ileri yaş gruplarında yeterli veri bulunmamaktadır. Bu çalışmada, Çin’deki beş merkezde 1,5 ila 23,9 yaşları arasında olan ve otozomal resesif sağırlık tip 9 tanısı alan 10 katılımcıda, Anc80L65 kapsidini kullanan adeno-ilişkili virüs (AAV)-OTOF gen tedavisi ile tek kollu bir klinik çalışma yürütüldü.

Çalışmanın birincil sonlanım noktaları, 5 yıl içinde tedavinin güvenliği ve tolere edilebilirliği olarak belirlendi. İkincil sonlanım noktaları ise işitsel fonksiyonu değerlendirdi. Altı ila on iki aylık takip süresine sahip 10 hastadan elde edilen ilk bulgular—iki enjeksiyon uygulanan bir hasta dahil olmak üzere—tedavinin iyi tolere edildiğini gösterdi. Toplamda 162 adet derece I/II advers olay bildirildi. En sık görülen yan etki, nötrofil yüzdesinde azalma oldu (162 olayın 16’sında).

Körlük ve kök hücre tedavisi: Yeni geliştirilen yöntem körlüğe çare olabilir

Tüm katılımcılar en az 6 ay takip edildi ve ortalama saf ses işitme eşikleri başlangıç değeri olan 106 ± 9 desibelden 52 ± 30 desibele iyileşti. Diğer ikincil sonlanım noktalarında da benzer gelişmeler gözlemlendi: Ortalama klik işitsel beyin sapı yanıtı (ABR) eşiği, ton patlaması ABR eşiği ve işitsel sabit durum yanıtı sırasıyla 101 ± 1’den 48 ± 26 dB’ye, 91 ± 4’ten 57 ± 19 dB’ye ve 80 ± 14’ten 64 ± 21 dB’ye geriledi.

İşitme kazanımının zamanlamasını ve katkıda bulunan faktörleri değerlendirmek için post hoc analizler yapıldı. Tedavi etkisi hızlıydı ve genel işitme iyileşmesinin büyük kısmı bir ay içinde sağlandı. Bireysel düzeyde, klik ve ton patlaması ABR eşikleri—işitsel sabit durum yanıtından farklı olarak—4 ay sonundaki davranışsal saf ses ortalamalarını güvenilir şekilde öngördü (R² değerleri sırasıyla 0,68, 0,73 ve 0,17).

Yaşa bağlı bir tedavi etkisi gözlendi; 5 ila 8 yaş arası çocuklarda en iyi sonuçlar elde edildi. Bu ön bulgular, AAV-OTOF gen tedavisinin çocukluktan yetişkinliğe uzanan yaş grubundaki bireylerde güvenli ve tolere edilebilir olduğunu göstermektedir. Çalışma halen devam etmektedir ve uzun vadeli güvenlik ve etkinliğin doğrulanması için daha uzun süreli takiplere ihtiyaç duyulmaktadır.

YORUMUNUZ VAR MI?

guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Araç çubuğuna atla