Akciğer Kanserinin Türkiye’ye Yıllık Maliyeti 130 Milyar TL’yi Buluyor!

Yazan Hatice Pala Kaya
7 Kasım 2025  |   Kategori: Onkoloji, Sağlık Gündemi Print

Akciğer kanserinin Türkiye’de hem sağlık sistemi hem de ekonomi üzerinde ağır bir yük oluşturmaya devam ettiğini söyleyen Prof. Dr. Simten Malhan, hastalığın tedavi maliyetleri, iş gücü kaybı ve bakım giderleri dikkate alındığında Türkiye’ye yıllık maliyetinin 130 milyar TL’yi bulduğunu açıkladı. Türk Tıbbi Onkoloji Derneği ve AstraZeneca Türkiye iş birliğiyle hazırlanan “Türkiye’de Akciğer Kanseri: Güncel Veriler Işığında Politika Önerileri” raporuna sağlık ekonomisti olarak katkı sunan Prof. Dr. Malhan, akciğer kanserinin hem geç evrede tanı alması hem de yüksek mortalite oranı nedeniyle ciddi bir maliyet yükü oluşturduğuna dikkat çekti.

“Akciğer Kanseri Farkındalık Ayı” kapsamında “Türkiye’de Akciğer Kanseri: Güncel Veriler Işığında Politika Önerileri Raporu” sonuçlarının paylaşılması amacıyla Ankara’da bir basın toplantısı düzenlendi. Türk Tıbbi Onkoloji Derneği (TTOD) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Nuri Karadurmuş, Başkent Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Simten Malhan, Hacettepe Üniversitesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Deniz Köksal ve AstraZeneca Türkiye Kurumsal İlişkiler Direktörü Erdal Kiraz’ın katıldığı toplantıda, akciğer kanserinin Türkiye’deki farkındalığı, ekonomik yükü ve erken tanı politikaları kapsamlı biçimde ele alındı.

Türkiye’de Her Yıl 41 Bin Kişiye Akciğer Kanseri Tanısı Konuyor

Toplantının açılış konuşmasını yapan Prof. Dr. Nuri Karadurmuş, akciğer kanserinin Türkiye’de en önemli halk sağlığı sorunlarından biri olduğunu belirterek, hastalığın erken evrede tanınması için multidisipliner bir yaklaşıma ve güçlü sağlık politikalarına ihtiyaç olduğunu vurguladı.

Türk Tıbbi Onkoloji Derneği ve AstraZeneca Türkiye’nin Hazırladığı Akciğer Kanseri Raporu Yayımlandı

Prof. Dr. Karadurmuş, “Bugün bizi bir araya getiren durum, önemli bir halk sağlığı sorunu olan kanserdir. Ancak kanserin en somutlaştığı alanlardan biri akciğer kanseri. Ülkemizde her yıl yaklaşık 41 bin kişi akciğer kanseri tanısı alıyor. Ne yazık ki bu vakaların yüzde 50’sinden fazlası, yani yaklaşık yüzde 55-60’ı, evre 4 dediğimiz ileri evrede hekimlerimizin karşısına çıkıyor” bilgisini verdi.

Akciğer Kanseri, Kanser Ölümlerinin Yüzde 18’inden Sorumlu

Dünya genelinde akciğer kanserinin, tüm kanser vakalarının %12’sini ve kanser kaynaklı ölümlerin %18’ini oluşturduğunu belirten Prof. Dr. Karadurmuş, bu verilerin hastalıkla mücadelede daha güçlü bir stratejinin gerekliliğini ortaya koyduğunu ifade etti.“Veriler bu şekilde olunca, akciğer kanseri yalnızca tıbbi değil, aynı zamanda ekonomik ve sosyal açıdan da büyük bir yük oluşturuyor” diyen Prof. Dr. Karadurmuş, dernek olarak AstraZeneca iş birliğiyle farkındalığı artırmak, hastalığın ekonomik etkilerini ortaya koymak ve ideal sağlık politikalarıyla ileri evre vakaları erken evrelere çekmenin yollarını araştırdıklarını anlattı.

Güçlü Bir Tümöre Karşı Güçlü Bir Strateji Geliştirmeliyiz

Akciğer kanseri ile mücadelede başarı sağlanabilmesi için multidisipliner bir yaklaşımın zorunlu olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Nuri Karadurmuş, şu bilgileri verdi:  “Akciğer kanseri gibi güçlü bir tümöre karşı güçlü bir stratejiye ihtiyacımız var. Bunun için tanıdan tedaviye kadar tüm sürecin multidisipliner bir anlayışla yürütülmesi gerekiyor. Göğüs hastalıkları uzmanının hastayı doğru evrelemesi, medikal onkoloğun uygun tedaviyi planlaması, göğüs cerrahisinin zamanında devreye girmesi, patoloji ve genetik bilimlerinin katkısı, tüm bunlar sürecin temel bileşenleridir. Ayrıca hastanın yakın çevresi, psikolojik destek, rehabilitasyon ve palyatif bakım hizmetleri de bu maratonun ayrılmaz parçalarıdır.”

Akciğer kanseri hastalarının sadece %15’i erken teşhis edilebiliyor

Türkiye’de her yıl çok sayıda yeni vakanın görüldüğüne dikkat çeken Prof. Dr. Karadurmuş, “Bu noktada, en temel hedefimiz hastalığı erken evrede saptayabilmek. Tarama yöntemlerini geliştirmeli ve etkili bir stratejiyi hayata geçirmeliyiz” diye konuştu.

Farkındalık Artarsa, Erken Tanı Oranı da Artar

Toplumda akciğer kanserine ilişkin farkındalığın artırılmasının önemine değinen Prof. Dr. Karadurmuş, şu bilgileri paylaştı: “Bizim için sesimizi duyurmak, farkındalığı artırmak çok önemli. Çünkü ne kadar çok kişiye ulaşabilirsek, akciğer kanserinin erken fark edilme olasılığı da o kadar artacaktır. Türk Tıbbi Onkoloji Derneği ve AstraZeneca iş birliğiyle hazırladığımız bu çalışma hem bilimsel hem de toplumsal bir amaca hizmet ediyor.”

Akciğer Kanseri Türkiye’ye 129 Milyar Liralık Ekonomik Yük Getiriyor

Türkiye’de Akciğer Kanseri Raporu‘nu değerlendiren Prof. Dr. Simten Malhan, akciğer kanserinin hem Türkiye’de hem de dünyada ciddi bir maliyet yükü oluşturduğuna dikkat çekerek, çalışmanın detaylarını paylaştı.Akciğer kanserinin hem geç evrede tanı alması hem de yüksek mortalite oranı nedeniyle önemli bir ekonomik yük yarattığını belirten Prof. Dr. Malhan, şu bilgileri paylaştı: “Akciğer kanseri vakalarının yüzde 50’den fazlası geç evrelerde tanı alıyor. Bu durum hem tedavi sürecini zorlaştırıyor hem de ekonomik anlamda önemli bir maliyet yükü doğuruyor. Bizim çalışmamız da bu yükü somut verilerle ortaya koydu.”

Dünya Genelinde 25,2 Trilyon Dolarlık Ekonomik Yük

Global düzeyde yapılan araştırmaların da benzer sonuçlar verdiğine işaret eden Prof. Dr. Malhan, “2020-2050 yılları arasını kapsayan küresel bir analizde, toplam 25,2 trilyon dolarlık bir ekonomik yük hesaplandığı görülüyor. Bu yük içerisinde en yüksek maliyet kalemi akciğer kanserine ait. Hastalığın karmaşık yapısı, geç evrede yakalanması ve hedefe yönelik tedavilerin maliyetleri, bu yükü diğer kanser türlerine göre çok daha yüksek hale getiriyor” bilgisini verdi.

BioNTech’in geliştirdiği akciğer kanseri ilacı Gotistobart’ın ilk sonuçları heyacan verici!

129 Milyar Liralık Ekonomik Yükün 48 Milyarı Doğrudan Maliyet

Türkiye’de yürütülen çalışmada resmi veri kaynakları (TÜİK, kanser istatistikleri vb.) ve literatür taramasıyla elde edilen verilerin, multidisipliner bir kurul tarafından klinik deneyimlerle doğrulandığını belirten Prof. Malhan, “Verilerimizi valide ettikten sonra, Türkiye’deki tek geri ödeyici kurum olan Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) perspektifinden bir maliyet analizi yaptık. Hastaların acilden ya da poliklinikten giriş yaptığı andan itibaren karşılaşabileceği tüm tıbbi işlemleri-küçük bir pansumandan büyük bir cerrahi müdahaleye kadar- dikkate aldık. Her evrede farklı ilaç tedavileri ve terapiler de dahil edildi. Bu kapsamda 48 milyar liralık doğrudan tıbbi maliyet hesapladık” dedi.

Doğrudan maliyetlerin yanı sıra hastaların cebinden yaptığı harcamaların da önemli bir kalem oluşturduğunu söyleyen Prof. Dr. Malhan, “Hastalar konforlarını sağlamak için evlerinde bazı değişiklikler yapmak zorunda kalabiliyor, örneğin; havalı yatak almak ya da ulaşım için harcama yapmak gibi. Bu tür maliyetleri de hesaplamalarımıza dahil ettik. Ulaşım maliyetlerini hesaplarken TÜİK’in ulaştırma istatistiklerinden yararlandık ve kilometre başına yakıt maliyetlerini de dikkate aldık” diye konuştu.

Dolaylı Maliyet: 81 Milyar Lira

Çalışmada dolaylı maliyetlerin-yani iş gücü kayıpları, erken emeklilik ve erken ölümler nedeniyle oluşan ekonomik etkilerin-toplam yükün büyük kısmını oluşturduğunu vurgulayan Prof. Dr. Simten Malhan, “İş gücü kayıpları ve maluliyet nedeniyle erken emeklilik akciğer kanserinde ciddi bir maliyet kalemi. Klinik uzmanlarımızın deneyimlerinden yararlanarak bu verileri hesapladık. Dolaylı maliyetleri 81 milyar lira olarak belirledik. Üstelik biz bu hesaplamaları asgari ücret düzeyinde yaptık yani gerçek maliyetin daha da yüksek olduğunu söylemek mümkün” ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Öksüzoğlu: Yerli akciğer kanseri ilacı Faz-1 aşaması bu yıl tamamlanabilir

Tüm kalemler toplandığında akciğer kanserinin Türkiye’deki toplam ekonomik yükünün 129 milyar TL’ye ulaştığını belirten Prof. Dr. Malhan, “Bu rakam sadece sağlık sistemine değil, topluma da yansıyan bir ekonomik yükü temsil ediyor. 2023 yılı toplam sağlık harcamalarının yüzde 3,87’sine, SGK harcamalarının ise yüzde 9,19’una denk geliyor” bilgisini verdi.

Erken Tanı ile Ekonomik Kayıplar Büyük Ölçüde Azaltılabilir

Prof. Malhan, raporun yalnızca mevcut yükü ortaya koymakla kalmadığını, aynı zamanda çözüm odaklı öneriler sunduğunu da ifade ederek, “Amacımız sadece maliyetin boyutunu göstermek değil, bu yükü nasıl azaltabileceğimizi ortaya koymaktı. Raporumuzda erken tanı ve tarama konularının altını özellikle çizdik. Erken tanı sayesinde ekonomik kayıplar büyük ölçüde azaltılabilir” dedi.

YORUMUNUZ VAR MI?

guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Araç çubuğuna atla