Prof. Dr. Demet Özbabalık: Demans çocuklarda da görülebilir

Yazan Hatice Pala Kaya
18 Aralık 2023   |    25 Aralık 2023    |   Kategori: Güncel / Literatür, Psikiyatri / Nöroloji Print

Demansın doğuştan sonraki hastalıklar temelinde ortaya çıkan bir durum olduğunu söyleyen Türk Nöroloji Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Demet Özbabalık, çeşitli nedenlerle çocuklarda da demans görülebildiğini dile getirdi. 59. Ulusal Nöroloji Kongresi’sinin, bu yıl ki ana temasının çocuk nörolojisi olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Özbabalık, bu nedenle konunun detaylı şekilde tartışıldığını belirterek şu bilgileri verdi: “Çocukluk yaş grubunda da enfeksiyonlar, travmalar, inmeler, tümörler ve daha birçok hastalık nedeniyle demans ortaya çıkabilir. Demans, hem unutkanlık hem de unutkanlığın yanısıra konuşma bozuklukları, davranış bozuklukları, karar verme, soyut düşünce bozuklukları ile birlikte giden birçok hastalığa verilen isimdir.”

Erken dönemde yakalanan Alzheimer’da yüzde 35 iyileşme sağlayan ilaç piyasada
Covid sonrası Alzheimer hastalığındaki artışa dikkat çeken Prof. Dr. Özbabalık, bu hastalıkların tedavisine yönelik olarak iki yeni ilacın kullanıma girdiğini vurgulayarak şunları söyledi: “Bunlardan piyasaya en son giren ilaç, özellikle erken dönemde yakalanan hastalarda yüzde 35 civarında bir iyileşmeyi de beraberinde getiriyor. Ancak yüksek maliyetli olması nedeniyle henüz eczanelerde bulamıyoruz sadece kişiler kendi talepleri çerçevesinde bu ilaca ulaşabiliyor.

Prof. Dr. Kayıhan Uluç: Yanlış botulinum toksin uygulamaları ölümcül olabiliyor

Erken dönemde kullanılan bu ilaçlar için erken dönem tanı yöntemlerinde de ciddi bir gelişme var. Bir dönem beyin-omurilik sıvısından elde ettiğimiz ve hastalığa özgün olan bazı maddeleri artık kandan ve diğer vücut sıvılarından da elde ederek, hastalıkla ilgili erken dönemi çok kısa bir sürede yakalayabiliyoruz. Önemli olan halkı hastalık konusunda bilinçlendirmek, farkındalığını sağlamak ve dolayısıyla erken dönemde hastalığın yakalanabilirliği ile ilgili tahminleri de artırmak.”

Dr. Öğretim Üyesi Keskin: Nörolojik tedavi devrimi

TND Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Öğretim Üyesi Ahmet Onur Keskin ise nöroloji alanında tedavi konusunda büyük sıçramalar olduğunu kaydetti. Genetik, teknoloji, yapay zeka ve ilaç sektöründeki gelişmelerin nörolojiye bakışı ve tedavisinde değişiklikler yaptığını belirten Dr. Keskin ilk aşamalarda olmak kaydıyla inme, beyin kanamaları, ilk saatlerdeki müdahale ile felcin önlenmesi, felçli hastalara robotik hareket destekleri, SMA, Alzheimer gibi hastalıklar için geliştirilen ilaçlara dikkati çekti.

Dr. Keskin, şu bilgileri verdi “Kollarını kullanamayan hastaların protez kollarla yeniden günlük işlerinin önemli bir kısmını bağımsız şekilde yapmalarını sağlayabiliyoruz. Beyin pili ile Parkinson hastalarının titremelerini durduruyor, hareketlerini hızlandırıyoruz. Neurolink gibi insan bilgisayar arayüzlerinin neleri başarabileceğini, yapay zekayla insanın birlikteliğinin nelere gebe olduğu ise hala cevaplanmadı. Bu müthiş gelişmeleri son yirmi yılda yaşadığımızı düşünürsek yüzyılın sonuna kadar nörobilimde nelerin başarılabileceğini düşünmek insanlık için heyecan verici.”

Prof. Dr. Nerses Bebek: DSÖ epilepsi için 2030 hedefi koydu

TND Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Nerses Bebek de, Dünya Sağlık Örgütünün epilepsi için küresel bir eylem planı geliştirdiğini belirterek şu bilgileri verdi:

“Dünya Sağlık Örgütü ‘’Epilepside Küresel Aksiyon Planını’’ hayata geçirdi. Avrupa Nöroloji, Uluslararası Epilepsi ile Savaş Derneği başta olmak üzere bu projeye katıldılar. Ülkemizde de Türk Nöroloji Derneği ve Türk Epilepsi ile Savaş Dernekleri çalışmalarını daha da yoğunlaştırdılar. Dünyada 2030 yılına kadar epilepsili hastaların yüzde 90’ınının uygun tanı ve tedavi olanaklarına ulaşması hedeflenmekte. Epilepsi sıklığının tüm toplumlarda %1‘e yakın oranda görüldüğü düşünüldüğünde bu hedefin ne kadar önemli olduğu daha iyi anlaşılmaktadır”.

Prof. Dr. M. Akif Topçuoğlu: Nöroyoğun bakım üniteleri kritik hastalar için fark yaratıyor

Uygun tanı ve tedavi ile hastaların büyük çoğunluğunun sağlıklı ve sorunsuz bir hayat yaşayabileceğine değinen Prof. Dr. Bebek, “Burada esas nokta; ilacın düzenli kullanılmasının yanı sıra sağlıklı yaşam kurallarına özen gösterilmesi. Bireyler beklenen uzunlukta bir hayatı yaşayabilir, evlenebilir, çocuk sahibi olabilir, eğitimlerine devam edebilir ve çalışabilirler. Kişilerin düzenli olarak takip edildikleri sağlık merkezi ve hekimleri tarafından bilgilendirilmesi, karşılaşabilecek sorunlar, sosyal destek, olası yan etkilerin takip edilmesi, evlilik ve çocuk sağlığı konusunda danışmanlık verilmesi son derece önem taşıyor. İlaçlar dışında diğer tedavi olasılıkları dirençli epilepsilerde önem taşıyor. Uygun durumlarda ülkemizde birçok merkezde epilepsi cerrahisi başarıyla uygulanıyor” dedi.

YAZIYI PAYLAŞ

YORUMUNUZ VAR MI?

guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Araç çubuğuna atla