• Dr. Ali Akdeniz Tartışma grup logosuTartışma grubunda bir güncelleme yayınladı 10 yıl 2 ay önce

    “Kadavra ithalinin, ticari istismara dönüşmemesi gerekiyor”
    Türk Anatomi ve Klinik Anatomi Derneği Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker, “Eğitim amaçlı kadavra ithaline izin çıktı ama bu konunun ticari istismara dönüşmemesi gerekiyor. İnsan vücudu kutsaldır. Bunu tüm dünya ülkeleri kabul ediyor” dedi. Konya Necmettin Erbakan Üniversitesi Rektörü de olan Şeker, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gelişen teknolojinin özellikle anatomi alanında yeni kapılar açtığını belirterek, anatomide görselliğin önemli olduğunu söyledi.

    Türkiye’nin de anatomi anlamında önemli mesafe kaydettiğini anlatan Şeker, “Anatomi olarak dünya ülkeleriyle tek ters düştüğümüz nokta kadavra konusunda biraz sıkıntılarımız var. Kadavra temininde, bağışçı bulmakta zorlanıyoruz. Bu da tıp fakültelerindeki anatomi eğitimini, tıp eğitimini maalesef olumsuz etkilemekte. Bu anlamda her yıl belli dönemlerde bağış kampanyaları yapıyoruz ama bu oran çok artmış değil. Farkındalık oluşturma yönünde yeni nesillere yönelik zaman içerisinde gelecek olan bir süreç” diye konuştu. Eskiden tıp fakültesi sayısı az olduğu için kadavranın yeterli olduğuna değinen Şeker, tıp fakültelerinin sayısının artması ve bu fakültelerde öğrenci sayısının da artmasıyla ters orantılı bir gelişmenin ortaya çıktığını ifade etti.

    – “Ticari boyutunun olmadığını herkesin bilmesi lazım”
    Tıp fakültelerinde kadavra sayısının istenilen düzeyde olmadığını dile getiren Şeker, şunları kaydetti: “Kadavra sayısı maalesef yetersiz noktada. Bizim bu anlamda Sağlık Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı’ndan girişimlerimiz oldu. Yurt dışından kadavra ithali için izin yeni çıktı. Sağlık Bakanlığı son torba yasaya ekledi. Onunla ilgili yönetmelik alt başlıklarının belirlenmesi gerekiyor. Eğitim amaçlı kadavra ithaline izin çıktı ama bu konunun ticari istismara dönüşmemesi gerekiyor. İnsan vücudu kutsaldır. Bunu tüm dünya ülkeleri kabul ediyor. Bunun sadece eğitim ve kurs amaçlı, uzman yetiştirilmesine yönelik olarak, lisans eğitiminde ve lisansüstü eğitimde kullanılmak üzere karşılıklı ülkeler arasında dayanışma olarak algılamak lazım. Bunun herhangi bir ticari boyutunun olmadığını herkesin bilmesi lazım.”

    Kendilerinin bu konuda gerekli hassasiyeti gösterdiklerini belirten Şeker, “İnsana olan saygıyı her ortamda gerek derslerimizde gerekse derslerimizin dışında öğrencilerimize, kardeşlerimize anlatmaya çalışıyoruz. Kadavra bizim için kutsal bir emanet. Kendisini tıp eğitimine bağışlamış insanlara, saygıda kusur etmememiz gerekiyor. Bu anlamda kadavranın ithaline de sadece eğitim ve araştırma odaklı bakmak gerekir. Sağlık Bakanlığı da bu anlamda karşılıklı bir anlayış içerisinde” şeklinde konuştu.

    Organ bağışının son yıllarda Türkiye’de güzel örnekler ve hikayelerin çıkmasıyla toplumda bir karşılık bulduğunu, farkındalık oluştuğunun altını çizen Şeker, “Biz kadavra eğitiminin anatomide ve tıp eğitiminde olmazsa olmaz bir eğitim materyali olarak önemli olduğunu sürekli vurguluyoruz. Bu materyalin kadavranın, kutsal bir emanet olarak anabilim dalları tarafından da değerlendirilmesini sürekli salık veriyoruz. Bu karşılıklı bilgilendirme ve toplumun bilinçlendirilme süreci biraz zaman alacaktır” dedi.