• Dr. Fatma Karaman Aile Hekimliği grup logosuAile Hekimliği grubunda bir güncelleme yayınladı 10 yıl 2 ay önce

    Aile Hekimliği Asistan Bildirisi
    Çıkarılan yeni yasalarla hem aile hekimliği uzmanlık eğitimine hem de aile hekimlerinin çalışma koşullarına yapılan müdahaleler en çok şu anda uzmanlık eğitimlerine devam etmekte olan biz aile hekimliği asistanlarını etkileyecektir. Bakanlığın şu anki aile hekimliği asistanlarının durumu ve geleceği konusunu hiç gündemine almadığı anlaşılmaktadır. Ne yazık ki yarı zamanlı asistanlık olmalı mı, olacaksa nasıl olmalı, yarı zamanlı asistanlar nerede nasıl rotasyon yapacak, saha eğitimlerini nasıl yapacaklar telaşına kapılırken şu anda asistanlık yapmakta olanlar unutulmaktadır. Şimdiye kadar hep başkalarının aile hekimliği asistanlarının durumunu bizlerin hissettiği şekilde anlamalarını ve anlatmalarını bekledik. Geldiğimiz noktada bunun yeterli olmadığını görüyoruz. Bizler kendimizi, durumuzu ve sıkıntılarımızı artık doğrudan ortaya koymaya ve hakkımızı aramaya kararlıyız.

    Tam zamanlı aile hekimliği asistanları olarak;
    Pek çoğumuz Türkiye’de aile hekimliği uygulamasına geçildikten sonra tıp fakültesinden mezun olmuş ya da yine bu süreçte birinci basamakta çalışmış ve hatta aile hekimliği yapmış doktorlarız. Birinci basamak sağlık hizmetinin bir uzmanlık konusu olduğunu savunduğumuz için Tıpta Uzmanlık Sınavı(TUS) sonrasında bu branşı seçtik ve bu donanımla yeniden birinci basamakta çalışmayı istiyoruz.
    İçinde olduğumuz mevcut durum;
    Eğitim ve çalışma koşullarımız her hastanede standardize değildir. Uzmanlık eğitimimize bir başka alternatif yolun oluşturulması uzmanlık eğitimini standardizasyondan iyice uzaklaştırır. Şu anda özellikle eğitim araştırma hastanelerinde mevcut akademisyen sayısı tam zamanlı asistanların eğitimi için bile yeterli değildir. Akademik kadrolar arttırılıp gerekli alt yapı hazırlanmadan yeni yarı zamanlı asistanlık kadroları açmak mevcut uzmanlık eğitiminin kalitesini bozacaktır.
    Eğitim, özlük ve en önemlisi de insanlık ve eşitlik haklarımız yasa ile güvence altına alınmadığı sürece akademisyenlerimizin mevcut asistanlarına her zamankinden daha çok sahip çıkmasını, yarı zamanlı uzmanlık için kadro talep etmemelerini ve bakanlığımızın da bu kadroları açmamasını istiyoruz.
    Hastanelerimizde özellikle acil servislerin personel açığını kapatma konusunda gücümüz fazlasıyla sömürülmektedir. Uzmanlık sonrası aynı durumun hem de eğitim adı altında devam etmesini kabul etmiyoruz.
    Uzmanlık sınavı ve dil yeterliliği, eğitim içeriği ve süresi, tez ve mecburi hizmet bakımından farklı kriterlerin gözetildiği iki farklı uzmanlık eğitimi disiplinimizi değersizleştirmekte, uzmanlığımızın geleceğini tehlikeye sokmaktadır. En önemlisi de dünyada benzeri bulunmayan bu anlayış ile halkımızın kaliteli bir sağlık hizmeti almasının önüne geçilmektedir.
    Tam zamanlı uzmanlık eğitimlerimizi tamamladığımızda bir kısmımızın ailesini arkada bırakarak gönderildiğimiz çalışma bölgelerinden tekrar bildiğimiz alıştığımız yerlere, memleketlerimize atama istediğimizde tüm kadroların mevcut yarı zamanlı aile hekimliği uzmanları tarafından doldurulmuş olacağını ya da uzun süredir pratisyen hekimlik yapmış olan yarı zamanlı uzmanların hizmet puanı açısından gerisinde kalacağımızı şimdiden tahmin edebiliyoruz. Diğer tıp uzmanlıklarında da uygulanan mecburi hizmet anlayışının aile hekimliği uzmanlığı için çarpıtılması hem biz aile hekimliği asistanlarına hem de tüm tıp camiasına karşı işlenen bir suçtur.
    Hem maddi hem de manevi olarak koşullarımız tam zamanlı asistanlığa başlamadan önceki koşullarımıza göre çok daha kötü durumdadır. Eşit iş için eşit maaş alamayacağımız koşulları kabul etmiyor, bu durumu hem kendimize hem de bakmakla yükümlü olduğumuz ailelerimize ikinci sınıf vatandaş olarak davranılması olarak algılıyoruz.
    Eğitimini aldığımız ve sonunda içinde çalışmayı amaçladığımız birinci basamak sağlık camiası birbirine düşman edilmeye çalışılmaktadır ve bu ayrımlaşmayı körükleyen de ne yazık ki ülke sağlığının emanet edildiği bakanlığımızın yanlış politikalarıdır.
    Biz böyle bir ortamda şimdiye kadar hep daha iyi bir gelecek ve daha iyi bir birinci basamak sağlık sistemi umuduyla eğitimimize devam etmeye, meslek yaşantımızdaki tüm görev ve sorumlulukları en iyi şekilde yerine getirmeye çalıştık. Ancak geçtiğimiz hafta mecliste onaylanan sağlıkta torba yasa, içeriği ile mevcut tam zamanlı aile hekimliği asistanlarının umutlarını tamamen yok etmiştir.
    Bu aşamada kimimiz başka uzmanlık dallarına geçmeyi, kimimiz eskiden çalıştığı yerlere geri dönmeyi planlamakta ve köprüleri yakmak ile yakmamak arasında gelgitler yaşamaktayız…
    Bakanlığımız, isteyerek ve emek vererek hakkımız ile kazandığımız mevcut aile hekimliği asistanlığımızı yok saymaya ve bizlere haksızlık yapmaya devam ettiği sürece hakkımızı aramaya devam edeceğiz.
    Aile hekimliğini bir sistem olarak değil bir disiplin olarak gören biz aile hekimliği asistanları, bu disiplinin politik kaygılarla yok edilmesine izin vermeyeceğiz. Zor koşullarda bir yandan eğitim alıp bir yandan sağlık hizmeti sunan biz aile hekimliği asistanlarının haklarının yine politik kaygılarla hiçe sayılmasına sessiz kalmayacağız. Halkın birinci basamakta kaliteli bir sağlık hizmeti almasını engelleyen tüm uygulamaların karşısında olacağız.
    Hükümetimizin, meslektaşlarımızın ve halkımızın sesimize kulak vermesini ve desteğini bekliyoruz.
    Hassasiyetiniz için şimdiden teşekkür ederiz.
    Sevgi ve saygılarımızla…
    Aile Hekimliği Asistanları

    İmza kampanyası için bu linki tıklayın:
    http://www.change.org/tr/kampanyalar/tüm-hekimler-tıpta-yerinde-uzmanlığa-hayir-2