Yeni YÖK yasasında bilimsel yayınlarla ilgili düzenlemeler ve ‘intihal’ cezası

Yazan Dr. Erkin Göçmen
9 Aralık 2016   |    30 Aralık 2021    |   Kategori: Hukuk / Mevzuat, Üye Yazıları Print

akademisyenBugünkü Resmi Gazete’de yayınlanan YÖK yasası değişikliğinde öğretim görevlilerinin yayın etiği ve buna ilişkin sorumlulukları konusunda da bir çok kural yer aldı. Bu kuralların önemli bir kısmı ilk kez mevzuatımıza dahil oldu. Yine, yasada yapılan düzenleme ile üniversite öğretim mesleğinden çıkarma ve kamu görevinden çıkarma cezaları da birbirinde ayrıldı ve yaygın olarak “intihal” olarak bilinen fiili işleyenler için “kamu görevinden çıkarma” değil “üniversite öğretim mesleğinden çıkarma cezası” verilmesi öngörüldü. Yazımız bu alanda sevkedilen kurallar hakkında kısa bir bilgilendirme ve değerlendirme yapma amacını gütmektedir.

Araştırma Sponsorunun Yayında Gösterilme Zorunluluğu

Bahse konu düzenlemeye göre, “destek alınarak yürütülen araştırmalar sonucu yapılan yayınlarda destek veren kişi, kurum veya kuruluşlar ile bunların katkılarını belirtme” zorunluluğu getirildi ve buna aykırı davrananlar için “uyarı” cezası verilmesi öngörüldü.

Yani bir hekim akademisyen, bir ilaç veya tıbbi cihaz firmasının mali desteği ile bir araştırma yapar ve fakat bunu yayınında göstermez ise “uyarı” cezası ile cezalandırılacak. Burada suç ve ceza arasında bir orantısızlık gördüğümüzü belirtmek istiyorum. Zira bilimsel yayınlarda özellikle araştırmanın sponsorunun bilinmesinde önemli bir toplumsal menfaat bulunduğundan bu suç için öngörülen cezanın daha ağır olması gerektiği kanaatindeyim.

Üniversite depremi: Öğretim üyeliğinden çıkarma yetkisi rektörlere veriliyor

Akademik Yayın Dosyaları ve özgeçmişlerde yanıltıcı beyan

Yine bilhassa yardımcı doçentlik, doçentlik ve profesörlük atamalarında önemli bir husus da bu atamalar öncesinde verilen yayın dosyaları ve özgeçmişlerle ilişkiliydi. “Akademik atama ve yükseltmelere ilişkin başvurularda bilimsel araştırma ve yayınlara ilişkin yanlış veya yanıltıcı beyanda” bulunan kişilere de “kınama” cezası verilmesi öngörüldü.

Arkadaş hatırına isim yazmak

Getirilen yeni düzenleme göre, “mükerrer yayınlarını akademik atama ve yükselmelerde ayrı yayınlar olarak sunmak”; “bir araştırmanın sonuçlarını, araştırmanın bütünlüğünü bozacak şekilde ve uygun olmayan biçimde parçalara ayırıp birden fazla sayıda yayımlayarak bu yayınları akademik atama ve yükselmelerde ayrı yayınlar olarak sunmak” ve “Aktif katkısı olmayan kişileri yazarlar arasına dâhil etmek veya olan kişileri dâhil etmemek, yazar sıralamasını gerekçesiz ve uygun olmayan bir biçimde değiştirmek, aktif katkısı olanların isimlerini sonraki baskılarda eserden çıkartmak, aktif katkısı olmadığı hâlde nüfuzunu kullanarak ismini yazarlar arasına dâhil ettirmek” eylemleri için de “aylıktan veya ücretten kesme” cezası uygulanacak.

Verilerin çarpıtılarak yayınlanması

Bir diğer önemli düzenleme ise çalışmalarda elde edilen verilerin çarpıtılması ve gerçek olmayan verilerin kullanılması sorunuyla ilgili. Buna göre, “bilimsel araştırmalarda gerçekte var olmayan veya tahrif edilmiş verileri kullanmak, araştırma kayıtları veya elde edilen verileri tahrif etmek, araştırmada kullanılmayan cihaz veya materyalleri kullanılmış gibi göstermek, destek alınan kişi ve kuruluşların çıkarları doğrultusunda araştırma sonuçlarını tahrif etmek veya şekillendirmek” fiilini işleyen devlet üniversitesinde görevli akademisyenlere “kademe ilerlemesinin durdurulması”, “vakıf üniversitesinde” çalışanlara ise ücretten kesme cezası verilecek.

En Ağır Ceza İntihale

Bu alanda getirilen en önemli düzenleme ise intihal eylemi ile ilişkili oldu. Geçtiğimiz yıllarda çokça tartışılan ve birçok yargı kararına konu olan intihal suçunun tanımı da, yeni yasada, intihal adlandırmasına yer vermeyerek, yapıldı. Buna göre, başkalarının özgün fikirlerini, metotlarını, verilerini veya eserlerini bilimsel kurallara uygun biçimde atıf yapmadan kısmen veya tamamen kendi eseri gibi gösterme fiili akademik çalışmalarla ilişkili en ağır disiplin cezası oldu.

Mağdur edilen ÖYP’lilerin sorunları mutlaka çözülmeli

Bu fiilleri işleyenler akademik bir kadroya bir daha atanmamak üzere üniversite öğretim mesleğinden çıkarılacak. Ancak kanundaki düzenlemeye göre bu kişiler kamu görevinden çıkarılmayacak. Bu durumda eğitimlerine uygun bir başka memuriyet görevine (örneğin büro görevine) atanacak.

İntihal suçu için bir önemli durum da zamanaşımıyla ilgili oldu. Akademik disiplin eylemleriyle ilişkili en uzun zamanaşımı süresi 6 yılla intihal suçu için öngörüldü. Diğer yayın suçlarında zamanaşımı süresi 2 yıl olarak belirlendi. Diğer yandan bu eser akademik atama ve terfilerde kullanılır ya da kısmen veya tamamen yeniden yayımlanır ise zamanaşımı süreleri yeniden işlemeye başlayacak. Yani 10 yıl önce işlenen bir intihal fiiline konu yayın, profesörlük dosyasına konur ya da kısmen de olsa yeniden yayınlanır ise zamanaşımı süresi bir kez daha başlayacak ve ilgiliye yeniden ceza verilebilecek.

Bu arada intihal suçunun işlenmesi için bu yayının akademik bir yayın olmasına da gerek bulunmuyor. Söz gelimi bir öğretim üyesi bir yabancı gazeteden alanıyla ilişkili olmayan bir çeviri yapar ve bunu kendi makalesiymiş gibi yayınlarsa bu fiil de bir intihal sayılacak ve aynı disiplin yaptırımına maruz kalacak.

YAZIYI PAYLAŞ

YORUMUNUZ VAR MI?

guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Araç çubuğuna atla