Norveç Teknoloji ve Bilim Üniversitesi tarafından yeni yapılan bir araştırma, el yazısının öğrenme ve hafıza süreçleri için klavye yazımına göre çok daha etkili olduğunu gösteriyor.

Depresyonun pek çok hastalık için ek bir risk oluşturduğu daha önce yapılmış pek çok çalışmada gösterilmişti. Ancak Circulation dergisinde yeni yayımlanan çalışmada, depresyonun kadınlarda kalp hastalıkları riskini çok ciddi oranda artırdığı saptandı.

Kalp-damar hastalıkları dünya genelinde, en yaygın ölüm nedenleri arasında yer alıyor. Ancak yeni bir araştırma, günlük yaşamda yapılan kısa süreli yoğun fiziksel aktivitelerin (VILPA), özellikle kadınlarda kalp sağlığı için çok faydalı olduğunu gösteriyor.

Science Advances dergisinde yayımlanan yeni bir araştırma Hepatit C virüsünün farklı genetik suşlarına karşı etkili olan bir aşının ilk denemelerinin başarılı olduğunu ve yeni aşı adayının bu virüsü yok etme potansiyeline sahip olduğunu gösteriyor.

Mısır şurubundan üretilen fruktozun yaygın kullanılması başta diyabet olmak üzere pek çok sağlık soruna neden olabiliyor. Ancak yeni yapılan ve Nature dergisinde yayımlanan bir araştırmaya göre, fruktoz karaciğerde işlendikten sonra tümör büyümesini iki katına kadar hızlandırıyor.

Lodz Tıp Üniversitesi’nde yapılan yeni bir araştırmaya göre, yüzük parmağı işaret parmağından daha uzun olan kişilerin alkol tüketimi ve alkolizm riskleri belirgin şekilde daha yüksek.

Texas A&M Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırma, özellikle kuyulardan elde edilen içme suyunda bulunan arsenik seviyelerinin böbrek kanseri için önemli bir risk faktörü olduğunu gösterdi.

İsviçre’li araştırmacılar, lateral hipotalamusa (LH) uygulanan derin beyin uyarımı (DBS) ile felçli hastaların yürüyüş yeteneğini yeniden kazanmalarını sağlayan bir tedavi yöntemi geliştirdi.

Sonuçları yeni yayımlanan bir araştırma, astım ve KOAH ataklarında kullanılabilecek benralizumab adlı ilacın, mevcut tedavilere kıyasla çok daha etkili olabileceğini gösteriyor.

Tip 2 diyabet tedavisinde yaygın olarak kullanılan metformin akciğer kanseriyle mücadelede umut olabilir. Yeni yapılan bir araştırma, metforminin özellikle obez hastalarda akciğer kanseri tedavisinin etkinliğini artırabileceğini gösteriyor.

Journal of Epidemiology dergisinde yayımlanan çalışmaya göre düzensiz uyku kalp krizi, felç ve kalp yetmezliği gibi pek çok ciddi kardiyovasküler hastalığın riskini arttırıyor. Araştırma, düzenli uyuyanlarda bu riskler daha düşük.

Kalp ve damar hastalıklarının pek çok ikincil hastalığa neden olduğu biliniyordu. Ancak yeni yapılan bir araştırma, obezite, diyabet ve yüksek tansiyon gibi kardiyovasküler risk faktörlerinin, erkeklerde beyin sağlığını kadınlardan yaklaşık 10 yıl önce etkilediğini ortaya koydu.

Korku filmleri ve evleri gibi kısa süreli eğlence amaçlı korku deneyimleri bağışıklık sistemini olumlu etkileyerek düşük dereceli iltihaplanmayı azaltabilir.

Yeni yayımlanan bir araştırma sadece beynin değil vücudun diğer bölgelerindeki hücrelerin de öğrenme ve hafıza işlevlerine sahip olabileceğini gösteriyor. Bu keşif öğrenme ve hafız ile ilgili yargıları değiştirebilir.

Columbia Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırma, özellikle saat 17.00’den sonra yemek yemenin, glikoz metabolizmasını olumsuz etkileyerek diyabet ve kalp damar hastalıkları gibi pek çok ciddi sağlık sorununa neden olabileceğini gösterdi.

Texas A&M Üniversitesi ve Henry Ford Health araştırmacıları, doktorların hasta iletişiminde kullanmaktan kaçınması gereken “asla söylenmemesi gereken kelimeler” (never-words) listesini yayınladı.

Hamilelik döneminde alınan D vitamininin çocukların kemik sağlığı üzerinde çok uzun süre olumlu etkileri olduğu saptandı.

Çin’de yapılan yeni bir çalışma, K2 vitamin takviyesinin gece kramplarının sıklığını, şiddetini ve süresini etkili bir şekilde azaltabileceğini gösteriyor.

Ataraxis AI’nin geliştirdiği yapay zeka modeli, meme kanserinin ilerleme hızını standart testlere oranla daha hassas bir şekilde tahmin edebiliyor.

F-Aktin isimli bir proteinin, hücrelerin temizlemesini engelleyerek yaşlanmayı hızlandırdığını saptayan bilim insanları, genetik müdahale ile F-aktin oluşumunu engellediler ve %30’dan fazla iyileşme ve yaşam süresi uzaması sağladılar.